Yanlış Olan Ne Deprem, AFAD, Kızılay ve TSK

Deprem, fay hatlarının yoğun olduğu Türkiye'nin bir gerçeğidir.Türkiye bu bilimsel gerçeğe uygun olarak önlem almak zorundadır. Ancak bırakınız önlem almayı, siyasal rant sağlamak için "imar affı" yasalarının kabul edilmesi gibi akıldışı yollara başvurulduğu bir gerçektir. Kahramanmaraş, Gaziantep, Adıyaman, Adana, Hatay bölgesinde deprem olacağı bilim insanları tarafından defalarca dile getirilmiş, hatta bu konuda resmi makamlara raporlar sunulmuştur. Tüm bu nedenlerle bu bölge için olası afet planlarının hazır olması gerekirdi. Bu planları yapacak görevli kuruluş da AFAD'dır.Ancak şimdi anlaşılıyor ki uzmanlık ve yetenek isteyen AFAD, siyasal iktidarın yandaşlara iş sağlama kurumuna dönüşmüş; adam kayırma, "siyasal nepotizm" bu kurumu işgal etmiş. Böylesi büyük depremlerde en önemli görevler şunlardır:1. Acil olarak arama kurtarma çalışmalarının başlaması,2. Afetten kurtarılanlar için sahra hastanelerinin kurulması, her türlü sağlık hizmetlerinin sağlanması,3. Kurtarılanların barınması için çadır sağlanması ve günlük gıda ile temizlik gereksinmelerinin sağlanması.Üç kuruluşBu işler için Türkiye'de üç kurum görevleri gereği her an hazır olmak zorundadır. Bu kurumlar AFAD, Kızılay ve TSK'dir. Aslında bu üç kurum hiçbir siyasal makamdan izin almadan hemen harekete geçmek durumundadır. AFAD'ın kuruluş yasası aslında bunu zorunlu kılıyor.AFAD, 5902 sayılı yasa ile 17 Haziran 2009'da kuruldu. İki önemli görevi vardır. Afet öncesi hazırlık ve afet sonrası yapılacak müdahaleler. Kurumda; planlama, müdahale, deprem, stratejik gelişme ve eğitim gibi adlar taşıyan 11 daire ve yüzlerce bürokrat vardır ve geniş bir teşkilattır.Yasaya göre AFAD'ın amacı, afet öncesi hazırlık ve afet sonrası yapılacak müdahale ile iyileştirmeleri planlamak ve gerçekleştirmektir.Bir deprem olunca AFAD'ın gerekli birimleri hiçbir siyasal makamdan talimat beklemeden anında harekete geçmek durumundadırlar.Kızılay'a gelince, asıl görevi depremden kurtulanların barınması için çadırları, sağlık için gerekli düzenlemeyi, günlük gıda ve hijyen gereksinimlerini sağlamaktır. Bunları yapmak için de bir siyasal makamdan talimat almasına gerek yoktur.Ancak hem AFAD hem de Kızılay depremde sınıfta kaldılar.Asıl görevi afet bölgesine çadır göndermek olan Kızılay ne yazık ki elindeki çadırları satmakla "meşgul" oluyormuş...Asıl görevi derhal yola çıkmak ve müdahale etmek olan AFAD, siyasal iktidardan "talimat" beklerken müdahalede geç ve yeteneksiz kalmıştır. Depremden kurtulanların sağlığı ile ilgilenmek yükümlülüğünde olan Kızılay, gönüllü olarak eczane kuran Eczacılar Birliği'ne destek olacağına, onlara çadır satışı ile "meşgul" oluyormuş...TSK'ye gelince, bir evrensel kural vardır: "Asker savaşta düşmanla, barışta ise afetle savaşır."Silahlı Kuvvetlerin eğitiminin içinde afetlerde kurtarma, her türlü sahra hastaneleri kurma görevleri vardır.