Ecevit hükümetleri ve demokratik sol - Prof. Dr. Rıdvan AKIN

Bülent Ecevit, 1965 seçimleri sonrasında başlayan ortanın solu hareketinin önderi ve CHP'nin üçüncü genel başkanıdır. Başbakanlıkları iki döneme ayrılır. 12 Eylül öncesinde CHP genel başkanı olarak kurduğu hükümetlerin sayısı üçtür. Bu hükümetlerden ikisi koalisyon, biri güvensizlik oyuyla düşürülen azınlık hükümetidir. 1999-2002 arasında DSP genel başkanı olarak iki kez daha başbakanlık yapmıştır. Kurduğu hükümetlerinin en zayıf noktası "sağ payandaların" varlığıydı. Önündeki en büyük engel, burjuvazinin Ecevit'in sosyoekonomik söyleminden tedirgin olmasıydı. Bu nedenle, büyük sermaye Ecevit'e hep Adalet Partisi ile hükümet kurmasını telkin etmişti. 1974'te MSP ile kurduğu ilk hükümetini tek başına iktidara gelme umuduyla bozmuş, hedefini gerçekleştirememişti. Bu hamlesine sağ partiler "Milliyetçi Cephe" ile yanıt vermişlerdi. 1977 seçimlerinden sonra kurduğu azınlık hükümeti güvenoyu alamamış, düşürülmüştür. 1978'de ve 1999 seçimleri sonrasında kurduğu koalisyon hükümetleri hayal kırıklığı ile sona ermiştir.DÜZEN DEĞİŞİKLİĞİ1978'de, büyük koalisyonu kurarken abartılı fedakârlıklarda bulunmuş, bu da hükümetin kuruluşuna destek veren bazı milletvekilleri tarafından istismar edilmiştir. Son hükümeti de ekonomik nedenlerle dağılmıştır. Ecevit'in modernleşmeci devlet karşısında konumlandırdığı ve halkçılığına mesnet yaptığı sivil toplum faraziyesi gerçekçi değildi. Bu nedenle hükümetlerinin yapısı düzen değişikliği söyleminin havada kalmasına yol açmıştır. Kanımca Ecevit -tek başına iktidara gelebilmiş olsaydı bile- tasavvur ettiği toplumsal değişiklikleri hayata geçiremezdi. Elbette mülkiyet, üretim ve bölüşüm ilişkilerine yönelik dönüştürücü hedefleri vardı. Ancak dayandığı toplumsal zeminle söylemi örtüşmüyordu. Hükümetlerinin hızla gözden düşmesinin sebebi buydu. 12 Eylül döneminde Ecevit, Demirel'in temkinli siyasetinin tersine cuntaya karşı demokrasi mücadelesi veren eski başbakan profili çizmeye çalıştı. Demirel'in kadrosunu ayakta tutma stratejisi yerine CHP ile bütün ilişkisini kesti. Ecevit'in rahatsız olduğu şey, bazı hizipler -başta Baykal olmak üzere- tarafından kuşatılmış olma hissiydi. Kayıtsız koşulsuz kendisini destekleyen yeni bir parti örgütü