Eylül geldi mi

Eylül geldi mi, içimi duvardan duvara sevinç kaplar.Birdenbire yağmurlar, basınca çıtlayan yapraklar, utanmadan soyunan ağaçlar.Uykuya hazırlanan, esnemeye başlayan doğa.Çocuklar da okulda.Eylül geldi mi, bir telaş başlar... Yapacağım ne çok şey var.Ve nasıl çok çok azını yapmayı başardımNasıl koydum raflara ve bekledim üzerine tozun çökmesiniEylül halleder hepsini.Eylül geldi mi, canım Beyoğlu çeker...Ve ada vapuru, ve eski şiir kitapları.Ve Boğaz'ın dalgaları, aslında hüzünlü olan popüler bir şarkı. Bakayım dolaplardan hırkalar çıktı mıEylül geldi mi, ben de çıkagelirim...Sonbaharda doğmuş olmanın verdiği 'saudade'Portekizce, çevrilmesi zor bir kelime...'Buruk bir sevinç' olur mu mesela TürkçedeBazı duygular ne öksüz bazı dillerde.Eylül geldi mi, içimde bahar...Canlanır içimde uyuklayan canlılar.Haberin DevamıÇıkarlar kovuklarından solucanlar, tavşanlar, papağanlar.Dökülür