Çile mesleği

Tevhid hakikati. Ezel ve ebed kavramı. Hilkat ve hikmet sırrı. Kâinatın, mevcudatın, zaman, mekân ve insanlığın, beşeriyetin yaratılma olayı. Nübüvvet zinciri, halkası ve tüm insanlık. İbadet ve adalet çizgi ve gerçeği! İnsan olmanın büyük sorumluluğu!Ahir zaman yaklaştıkça ağırlığını artırarak devam ettiren büyük imtihanların dehşeti! Çileler, ithamlar, hukuksuzluklar, zulümler, baskılar! Neticede, imtihan sırrı ve hikmetleri! Bu imtihan sırrı Hz Adem (as) Havva annemiz ve oğullarıyla başlamıştı. Nübüvvet zincirinin son halkası, Kâinatın Efendisi. Hz. Muhammed (asm) ile çile zirveyi gördü. Kureyş'in, insafsızca, Allah elçisine lâyık gördükleri, tehdit, hakaret, dışlama ve hicrete rağmen, "Ya rab! Bunlar hakkı bilmiyorlar! Onlara hidayet ver" niyazı, duası ve sabrı! Soyundan gelen ciğerpareleri Hz. Hasan, Hüseyin'e (ra) yapılan akıl almaz işkenceler! Kabri bilinmeyen Hz. Ali'ye (ra) lâyık görülen muameleler. Hak yolunun yolcusu, Aktaplara, gavslara, kutuplara, imamlara, şeyhlere yapılan baskılar! Ahir zamanın müçtehid imamı Bediüzzaman'a reva görülen; sürgün, işkence, hapis, çilelere rağmen, insanların imanını kurtarmak için cehennemde yanmaya razı olması, şefkat ve feryadına götüren sabır! Bu zorlu ve çileli yolu bile bile, yoluna baş koyanların tarihe geçen bağlılık, sadakat, teslimiyet, çizgi ve imzaları! Erek dağında odun taşıyan, Molla Resul'e yardım ederken, "Siz çalışırken benim boş durmamı himmetim bırakmıyor kardeşim" beyanı! Hulusi Bey'e. makamı, zevki, dünyayı terk ettiren duruşu: "Kur'ân'dan istinbat buyurarak gösterdiği hakikatlere karşı Allah'ın tevfikiyle can ü dilden belî dedim, tasdik ettim ve bana böylece hakikat dersini veren bu zata da ömrümde ilk defa olarak Üstad dedim. Hatâ etmedim, isabet ettim" (Barla Lah. Mek. 4)