''Sıfır Sorun''dan, stratejik sorunlara...

Yavuz ve Midilli adını alacak Goben ve Breslav adında iki Alman savaş gemisi, Alman Tümamiral Souchon komutasında, 10 Ağustos 1914'te Çanakkale'ye geldiler. Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı Enver Paşa'nın karargâhında görevli Alman Albay Kannengiesser, bu tarihî anı şöyle kaleme alır: "10 Ağustos 1914'te Enver Paşa'ya günlük raporumu vermeye gitmiştim. Yarbay Kress acil durum nedeniyle geldi, Alman savaş gemileri Goben ve Breslav'ın Çanakkale Boğazı girişinde bulunduklarını ve serbest geçiş istediklerini bildirdi. Enver: 'Buna şimdi karar veremem. Önce sadrazamla konuşmam lazım' dedi. Bunun üzerine, Kress: 'Ama hemen telgraf çekmeliyiz' diyerek ısrar etti. Enver, sonunda, 'içeri bıraksınlar' dedi. Biz iki Alman'ın içimize su serpildi." Böylece, Enver Paşa, savaş nedeni olacak Alman gemilerinin Osmanlı sularına girmelerine, kimseye danışmadan izin vermiş oldu. Denizcilik Bakanı Cemal Paşa, gemilerin Çanakkale Boğazı'ndan girişini ve bakanların bundan haberdar oluşunu şöyle anlatır: "11 Ağustos gecesi, yine her zaman olduğu gibi, Sadrazam'ın yalısında toplanmamız kararlaştırılmıştı Bizden sonra gelen Enver Paşa, kendisine has sakin tavrı ile gülerek: 'Müjde, bir oğlumuz dünyaya geldi' dedi. Savaşın fitilini kimseye danışmadan ateşleyen Enver Paşa, Osmanlı Devleti'nin 'bir oğlumuz dünyaya geldi' diyerek savaşa girişini müjdeliyordu. 29 Ekim 1914'te, yine Enver Paşa'nın emriyle Alman Amiral Souchon komutasında Türk Donanması, Karadeniz'de Odesa, Sivastapol, Novorosisk limanlarını bombaladı ve iki Rus ile bir Fransız gemisini batırdı. Bunun üzerine, Rusya, İngiltere ve Fransa, Osmanlı Devleti'ne savaş ilan ettiler. Osmanlı Devleti de, bu devletlere 11 Kasım 1914'te savaş ilan ettiğini bildirdi. Alman Amiral Souchon, anılarında şunları yazacaktı: "Türkleri bir barut fıçısının içine attım ve Rusya ile Türkiye arasındaki harbi ateşledim." Gerçekten de Enver Paşa'nın "Tek Adam"lığı, Osmanlı Devleti'nin savaşa sürükleyecek taşları hızla döşüyordu. Enver Paşa, 33 yaşında, Osmanlı Devleti'nin Savunma Bakanı'dır. Birinci Dünya Savaşı sırasında, Osmanlı İmparatorluğu'nda Tek Adam olmayı başardı. Öyle Tek Adamlık ki, Almanlar, Osmanlı İmparatorluğu'na "Enverland", yani "Enver'in Ülkesi" demeye başlamışlardı. Türkiye'ye giden malzeme vagonlarına "Enverland'a Gider" yazıldı. Alman hayranı olan Enver Paşa adına, Almanlar sigara üretir, gümüş madalyon bastırırlardı. Suriye politikasında Türkiye'nin hedefi, Esad rejiminin devrilmesiydi. Esad daha da güçlendi, ABD, Rusya ve İran Suriye'ye yerleşti. Türkiye'nin komşusu, Suriye Arap Cumhuriyeti iken, bugün artık ABD, Rusya ve bazı yerlerde PKKPYD bölücü terör örgütü oldu. PKKPYD terör örgütü, PKK terör örgütünün yaklaşık 10 katı bir güce ulaştı ve Türkiye'nin BEKA'sını tehdit eder bir konuma getirildi. Başta ABD olmak üzere, bazı ülkeler terör örgütünü destekliyor. Türkiye'yle (Hatay'la) 130 kilometre sınırı bulunan Suriye İdlib kenti El Kaide türevi terör örgütlerinin yuvalandığı yer oldu. Yaklaşık 4 milyon Suriyeli sığınmacı Türkiye'ye yerleşti. Başta Hatay, Kilis ve Gaziantep olmak üzere bazı illerin demografik yapısı değişmeye başladı. Sınırın 37 kilometre güneyinde, Suriye'deki Süleyman Şah Türbesi, sınıra tahliye edildi ve Türk toprağı terk edildi. Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığı döneminde; Almanya'da Hitler, Rusya'da Stalin, İtalya'da