Gaziantep'in dün tek iyi yanı, tribünleriydi. Yaşanan büyük acı sonrası, şehir futbol takımıyla bir büyük maçta el ele verdi. Oyuncuların iyi niyetli ancak yetersiz futboluyla buna karşılık verdiğini söylemekse zor. Gaziantep FK savunmada dağınık, hücumda organizasyondan uzak göründü. Üç gün önce Galatasaray'ın zorlandığı Molde ile benzerlikleri sadece dizilişteydi (5-3-2). Oynadıkları bu futbolla işleri zor bu sezon! Hal böyle olunca G.Saraylı futbolcular maç başı iki yüklenme ile bir ofsayt olduğu için sayılmayan, iki gol atıverdi. Tabelayı 1:0'a çevirdikten sonra olgun bir oyun oynaması beklenen Galatasaray, direkt oynamaya çalıştığından sonlandıramadığı her atakta geri koşmak zorunda kaldı. Bazen Abdülkerim, fakat çoğu zaman Gaziantepli futbolcuların yanlış tercihleri tehlikelerin büyümesinin önündeki engeldi. İlk 11'deki ön hat dörtlüsü kağıt üzerinde harika: Kerem, Mertens, Icardi, Tete. Fakat uyumları kağıt üzerinden sahaya taşınamadı. Özellikle ilk yarıda. Tete takımdan kopuk çalım attı. Icardi markajdan kurtulamadı. Mertens pas tercihlerini doğru seçemedi. Bunlar bir farkla önde olan takımın oyuncularının rahatlığından çok uzak görüntülerdi. Dün, geçmiş maçlara oranla Kerem Demirbay'ı, onun olmadığı maçlarda o mevkideki oyuncudan da fazla rakip ceza sahasına destek verirken izledik. Zorluk derecesi böyle maçlarda bunu daha fazla izleriz. Gecenin en olumlu işi buydu. Okan