FETÖ'cü Feto'ya, örgütçü örgüte bağlıdır, ülkesine değil

İsveç Başbakanı Magdalena Andersson, hükümet kurması için gereken 'tek oy'u 'PKKYPG örgütlerine destek' şartıyla veren İran asıllı eski terör örgütü militanı bağımsız milletvekili Amineh Kakabaveh'e boyun eğdi. Kakabaveh, NATO üyeliği için Türkiye'nin desteğini arayan hükümete, "Türkiye'nin PKKYPG örgütlerine karşı isteklerini kabul eder, savunma ambargolarını kaldırırsanız, Adalet Bakanı aleyhine verilen gensoruya 'kabul' oyu veririm" tehdidinde bulunmuştu. Ana muhalefetteki Hristiyan Demokrat Parti ise, "Bakan düşse de hükümet istifa etmesin, biz destekleyeceğiz; yeter ki bir kişinin esaretinden kurtulun" şeklinde açık çek vermişti. Ancak Başbakan Andersson'un Sosyal Demokrat Partisi, oylamadan önce, Kakabaveh'le yapılan "hükümetin YPG'ye destek vereceğine" dair anlaşmanın geçerli olduğunu açıkladı. Kakabaveh de, hükümetin düşmesine neden olacak bakan gensorusunda 'çekimser' kaldı; bakan hakkındaki gensoru önergesi parlamentoda 'bir oy' farkla reddedildi. 2008'den beri İsveç parlamentosunda yer alan Kakabaveh, 'İsveç çıkarlarından ziyade örgüt çıkarları için çalışmakla' suçlanıyordu. İsveç'in Expressen gazetesi, 'normal' bir ülkeyi ayağa kaldıracak bir haber yayınladı. Gazete, iktidardaki Sosyal Demokrat Parti ve hükümet yetkililerinin, Suriye'deki YPG yetkililerini aradığını ve "hükümete destek vermesi için Kakabaveh'i ikna etmelerini" istediklerini yazdı. Haberde, "Sosyal Demokratlar, güvensizlik oylaması öncesinde Suriye'nin kuzeyindeki etkili Kürt temsilcilerle de temasa geçerek Kakabaveh'i hükümet krizini tetiklememeye çağırmasını istediler. Hükümette merkezi bir konumda bulunan bir kaynak, 'birçok önemli Kürt'ün kendisini aramasını sağladık. Bu hükümet düşerse davaları için iyi olmayacağını biliyorlar' dedi. Kaynak, Kakabaveh ile Kürt temsilcisi arasında da bir konuşma yapıldığını öne sürüyor" ifadeleri kullanıldı. Gazete, Başbakan Magdalena Andersson'un, konu hakkında "Böyle bir şey için benden onay alınmadı" demekle yetindiğini de aktardı. Bu durum, İsveç'teki "İsveç'in çıkarları mı önemli, yoksa örgütlerin çıkarları mı" tartışmasının ne kadar haklı ve önemli olduğunu gösteriyor. İsveç'in eski İstanbul Başkonsolosu Peter Eriksson'un, dünkü AKŞAM'da okuduğunuz, "Kakabahev bütün enerjisini, İsveç'in AB tarafından terörist olarak kabul edilen PKK gibi bir dizi şüpheli Kürt örgütünü desteklemek için harcıyor" öfkesinin de ne kadar yerinde olduğunu... Kakabaveh örneği, 'ideolojik' aidiyetin, 'vatandaşlık aidiyeti'nden daha önemli olabildiğinin yeni bir kanıtı. Bu ideolojik aidiyet, 'silahlı terör örgütü' formunda edinildiğinde, bir de 'etnik milliyetçilik'le birleştiğinde çok daha ciddi bir noktaya ulaşıyor. Avrupa ülkelerinin zekası hakkında beni düşünmeye sevk eden şeyler bunlar. Zira İsveç başta olmak üzere Avrupa, "Türkler entegre olamadı, hala Türkiye'ye bakıyorlar, Türkiye ile bağları var" diye şikayet ediyor. Oysa İsveç'te, değil bir 'devlet'e, bir terör örgütüne bağı nedeniyle, örgüt çıkarları için milletvekili olduğu ülkenin hükümetini rehin alan, düşürmekle tehdit eden, ülkenin güvenlik politikalarını belirleyen bir 'örnek'le karşı karşıyalar. İsveç'in ulusal güvenliğine en büyük tehdidin Rusya olduğunu sanıyorlar! Bize düşen tarafı ise şu; Türkiye'de, FETÖ terör örgütünün devlet içine sızdırdığı militanlarının Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne değil, ABD'de korunan elebaşlarına bağlı olduğunu anlayalı çok olmadı. Nedense buna rağmen ve "sırtımızı YPG'ye, YPJ'ye dayıyoruz" dediği halde, HDP'nin aslında Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne mi yoksa PKK'ya mı bağlı olduğunu tartışıp duruyoruz... ALTI YILDIR SAKIZ EDİLEN BOŞ LAF: IŞİD'LE MÜCADELEYE ZARAR VERİR! 2016'da Fırat Kalkanı Harekatı yapıldı. "IŞİD'le (DEAŞ) mücadeleye zarar verir!" DEAŞ, Halep'in kuzeyinde Cerablus ve El Bab bölgelerinden temizlendi. 2018'de Zeytin Dalı Harekatı yapıldı. "IŞİD'le mücadeleye zarar verir!" YPG, Fırat'ın batısında Afrin'den çıkarıldı, Hatay, Kilis ve G.Antep sınırları güvene alındı. 2019'da Barış Pınarı Harekatı yapıldı. "IŞİD'le mücadeleye zarar verir!" YPG, Fırat'ın doğusunda Resulayn ve Tel Abyad'dan çıkarıldı, Türkiye sınırından uzaklaştırıldı. Yetmedi, güvene alınan bölgelere okul, hastane, yol, elektrik, konut yaptı, 500 binden fazla sığınmacı topraklarına geri döndü. Şimdi Türkiye YPG terörünü sınırlarından uzaklaştırmak için yeni operasyona hazırlanıyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, "Mevcut ateşkes hatlarının ötesine geçecek herhangi bir yeni tırmanış IŞİD'le ortak mücadele çabalarını geriletir" dedi. Yeni bir sözünüz yok mu sizin