Yavuz çıkış değil, yenilginin manifestosu

Yavuz çıkışlar, meydan okumalar vardır tarihimizde. Öyle ki, halim selim olsun diye Selim ismi verilen sultana "şiddetli, haşin" anlamında Yavuz dedik bu yüzden. Anadolu'da fitne çıkartıp, istila etmek için fırsat kollayan İran Şahı İsmail'e Çaldıran'da öyle bir cevap vermiştir ki, üzerinden beş yüz yıl geçmesine rağmen İran'ın kan döktüğü Suriye ve Irak gibi her coğrafyada Yavuz ismi halen mazlum halkların umududur. Oysa Ağıralioğlu Yavuz Bey'in çıkışı adaşının duruşundan ne kadar uzak! Kazanmak için her yolu mubah görenlerin, "pusu kuranların", "terörün gölgesinde siyaset yapanların" otağını devirdi mi sanıyor bu zehir zemberek çıkışıyla Yoksa çadırın eteğinde kendisine vazife verilmesi için bekleyen, beklerken de yandaki çadırlar duysun diye avazı çıktığı kadar bağıranlara mı benziyor hali Kimse duymaz sesinizi Yavuz Bey. Neden mi Çünkü herkes bu avazın "yenilginin ilanı", söyletenin de genel başkanınız olduğunu çok iyi biliyor. Bırakın "bölücülüğün pazarlık masası" diye itham ettiğiniz dükkanın tezgahtarlarını, teröristbaşına özgürlük isteyen dilindeki tükürük kurumadan masanızın adayı başında bitenleri dahi ürkütmedi sözleriniz. Türk Milliyetçiliğinin ana karargahı MHP'yi iktidara verdiği destek yüzünden türlü hile ve operasyonlarla bölmeye çalışanların geldiği son nokta bu. Sormazlar mı, 2019 seçimlerinde "İstanbul, Ankara ve Adana gibi pek çok kentte HDP'lilerle omuz omuza seçim çalışması yaparken aklınız neredeydi" diye HDP'liler Meclis kürsüsünde "bizim sayemizde o koltuklarda oturuyorsunuz diye parmak salladıklarında dilinizi mi yutmuştunuz" demezler mi adama Madem masa güçlendirilmiş parlamento için değil Kılıçdaroğlu'nun adaylığı için kuruldu, lideriniz masaya elleri havada teslim olup döndüğünde neden kalkmadınız Öyle görünüyor ki, Akşener seçim gecesi yapacağı konuşmanın işaret taşlarını döşüyor yollara. Mağlubiyetin hesabını CHP'den sorarken hedefinde yalnız Kılıçdaroğlu olmayacak. Binde 1'lik oyuna aldırış etmeden TBMM'ye