Liberallik kemizsizlik midir

Ne oluyor Ne bitiyor Bu kadar farklı siyasi çizgiler, hangi niyet ve hedefle bir araya gelebiliyor Ne konuştular Ne konuşacaklar Ne açıklayacaklar Memleket için ne düşünüyor, ne hayal ediyorlar Bu badireyi atlatabilmek için ne gibi projeler hazırladılar Gibi sayısız soru varken, Takıldıkları noktalar evlere şenlikti.. -Masa niye yuvarlak -Masanın kaç ayağı var -Ayakkabı numarasına göre mi oturacaklar -Boy sırasına mı girecekler -Ortak açıklama için neden 28 Şubat tarihini seçtiler Son soruyu, ayrı tutup, bir kenara bırakarak derim ki, Ciddi işlere su katmak bazen eğlencelidir.. Ama mevzu memleketse, basitliktir.. Elbette bu basitliğe yabancı değiliz.. Kendi basitliklerini ciddiyet, Ciddi işleri basitlik gibi sunmayı siyaset biçimi ve iletişim metodu haline getirmiş bir ittifak yönetiyor Türkiye'yi.. Meraklarını giderdikçe yeni sorular üretiyorlar.. Masada nasıl oturduklarını görünce, 3-5 soru birden düştü.. Her adımda diğerleri de düşüyor.. Ama soru üretmekte, işi sulandırmakta ısrarlılar.. İşin ilginç olan yanı ne biliyor musunuz "Liberalliği" kemiksizlik zanneden, liberal ve sol liberal çevrenin tavrı.. Ak Parti iktidarının ilk yıllarında, özellikle uluslararası alanda, "Ekran koruyuculuk" yaparak, iktidara güç katan liberal ve sol liberallerimiz, bugünlerde yine imdada yetişiyor.. Sorsan Ak Parti iktidarından şiddetle rahatsızlar.. Ama iktidarın ekmeğine yağ sürecek her tür tevzirat, her tür numara, her tür "Hali okuyamama"yla, bu kez de karşıymış gibi görünerek, aslında ve yine, Ak Parti'yle omuz omuzalar.. İlginçtir, değilmiş gibi yaparken omuz omuza oldukları Ak Parti, bu kez, asla vazgeçmedikleri Milliyetçilik alerjilerine rağmen, Milliyetçilik iddiasındaki bir partiyle yan yana.. Ak Parti'ye karşılar ama, ekmeğine yağ sürüyorlar.. Milliyetçiliğe alerjileri var ama, MHP'nin ekmeğine de yağ sürüyorlar.. Devlet Bahçeli masanın altında sorun ararken, bu arkadaşlar da masanın üzerinde sorun arıyor.. Sonuçta hedef ortak, sorun üretmek.. O yüzden dedim, liberal olmayı kemiksiz olmak zannediyorlar diye.. İşin bir başka ilginç yanı; Millet İttifakı'na saldırmak için sebepler arayan iktidar ortakları, yeni yeni fiştekler için, bu arkadaşların fevkalade boş analizlerinden faydalanıyor.. Ama sorsan, hepsinin Türkiye'ye dair tespiti ortak; Ak parti iktidarı artık sona ermeli.. Bunu diyor, ama uzayabilmesi için de her tür adımı atıyor, hiçbir lafı, hiçbir fişteği esirgemiyorlar.. Bu arkadaşlar belli bir yerde toplu halde de yaşamıyor.. Büyük bölümü partisiz, ama, hemen her partinin içinde de varlar.. Bu yayılmışlıklarıyla da, nereden bir rüzgar esse, bulundukları mekanın yelkenine dolduruyorlar.. Allah var, sayıları az, ama sesleri gür çıkıyor, yankı buluyor.. En büyük hastalıkları da ne biliyor musunuz; İYİ Parti gerçeğini görmemek, görmek istememek.. Çünkü en büyük alerjilerinden biri de, taban hareketleri.. Millet talimatıyla ve beklentisiyle vücut bulan hemen her hareketi, "Banâl" buluyor bu abiler, ablalar.. Fevkalade entel edalarıyla, burun kıvırıyorlar.. Çünkü onlara göre, içinde olmadıkları hiçbir tren gardan çıkamaz.. İçinde olmadıkları hiçbir gemi limandan ayrılamaz.. 2002'den önce, Ak Parti'ye de böyle bakıyordu bunlar.. Ama sonra trense