Dün 24 Ocakx27;tı

Unutuyoruz. Herkesi, her şeyi unutuyoruz. Aramızdan ayrılıp gidenleri, o gidenlerin geride bıraktığı sözleri unutuyoruz. Dün 24 Ocak'tı misal. Uğur Mumcu'nun 24 Ocak 1993'te öldürülüşünün 29'uncu yıldönümüydü dün. Neredeyse 30 sene olmuş ve (otomobiline yerleştirilen) bombalı suikastın faili hâlâ meçhul. Düşünün işte. Seri operasyonlarda, soruşturmalarda, davalarda kim kimdi, ne neydi unutmuşuz. Unutturulmuş. Uğur Mumcu'nun, hayattayken söyledikleri, yazdıkları da öyle 1993'TEKİ SÖZLERİ Yeri gelince hatırlıyoruz. O da birkaç günlüğüne. "Bak adam söylemiş seneler evvel. Ta ne zaman yazmış bugün olanları. O günlerden görmüş aslında bugünü" türünden cümlelerle hakkını teslim edip üç gün sonra yine unutuyoruz. Uğur Mumcu'nun, uğradığı suikast sonucu yaşamını yitirdiği 1993'te söyledikleri, yazdıkları gibi Bakın, o dönem bir televizyon programında Nazlı Ilıcak ve Taha Akyol'a konuk olan Mumcu "Laikliğin tehlikede olduğunu düşünüyor musunuz" sorusuna nasıl cevap vermiş: "Bazı gözlemlerimiz var, altını çizmek gerekiyor. Opus Dei, bir Katolik örgütlenmesinin adıdır. Siyaset, ticaret ve din üçgeni arasında gelişir. Türkiye'de de İslamcı ideolojiye buna benzer yeni bir parasal kaynak bulundu. Türkiye'de özellikle son on yıldır tarikat, siyaset ve ticaret üçgeni var. İslamcı ideoloji veya tarikatlar, yasaları aşan bir ayrıcalık sahibi oluyor. Bu nedenle devlet eliyle lâiklik yok ediliyor. Bunun içinde askeri rejim de var." Televizyon ekranında bunları söyleyen Uğur Mumcu, yine aynı dönemde (1993) şunları da yazıyor: "Tarikatlara ve cemaatlere alınan genç çocuklar, 30 yıl sonra general olacaklar ve Cumhuriyete karşı ayaklanacaklar." Bunları, 1988'de 'Tarikat- Siyaset-Ticaret' adlı kitabı yazan gazeteci, 1993'te söylüyor ve yazıyor. Öldürüldüğü yıl olan