Suriye'nin Arap Birliği'ne dönüşü

Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerinde 2011'de başlayan Arap BaharıUyanışı halk hareketleri hepimizin malumu. Halk ayaklanmaları Suriye'de de görülmüştü.Suriye'de Hafız Esad 14 Mart 1971'de başladığı devlet başkanlığı görevini 10 Haziran 2000'de vefatına kadar sürdürdü. Babasının yerine oğlu Beşşar Esad 17 Temmuz 2000'de başkanlık görevini devraldı. Arap Baharı'nın Suriye'deki yansıması, özellikle ülkenin kuzey ve doğusunda Esad rejimi karşıtı gösteriler ve silahlı çatışmalardır. Suriye ordusu ve rejim karşıtları arasındaki çatışmalar, günümüze kadar devam eden bir iç savaşa yol açmıştır. Esad rejiminin protestoları sert bastırmasına tepki olarak, Arap Birliği 12 Kasım 2011'de Suriye'nin üyeliğini askıya aldı. Arap Birliği'nden 12 yıldır uzak kalan Suriye, iç savaşın da etkisiyle İran ve Rusya'yla mevcut ilişkilerini geliştirme yolları buldu. Aslında Arap Birliği, Suriye'nin üyeliğini askıya alarak bir nevi Şam yönetimini İran ve Rusya'ya yaklaştırdı. Arap Birliği'nin Cidde'de 19 Mayıs 2023'te gerçekleştirilen 32. Liderler Zirvesi'ne Esad da davet edilerek Suriye'nin Birliğe dönüşü sağlandı. Bununla birlikte iç savaşın hâlen sürdüğü Suriye'nin Birliğe dönüşü, aslında paradoksal bir karardır. Başka bir ifadeyle Birliğe tekrar kabul edilen Suriye'de toplum için henüz güvenlik, istikrar ve refah tam anlamıyla sağlanmış değildir. Ayrıca iç savaş nedeniyle birçok Suriyeli Türkiye, Irak, Ürdün, Lübnan ve Mısır başta olmak üzere bölge ülkelerine göç etmek zorunda kalmışlardır. Bir kısmı da Suriye içinde yer değiştirmişlerdir. Yani Suriye'nin Birliğe geri kabulünde demokrasi, katılımcı hükümet, hürriyetler, insan hakları veya hukukun üstünlüğü ilgisi pek azdır. Çünkü tartışmalı geçen Liderler Zirvesi'nde, Suriye'deki olayların insanî yönüne değinilmediği belirtiliyor. Aslında bölgesel güçlerin Suriye'nin