Filistin-İsrail çatışması ve değişen bölgesel dinamikler-2

Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e karşı başlattığı operasyonun sonrasından, Arap dünyasında olduğu gibi İran açısından da bölgesel dinamikler değişikliğe uğruyor.

İsrail'le "İbrahim Anlaşması" imzalayarak "normalleşen" Mısır (1979), Ürdün (1994), Birleşik Arap Emirlikleri-BAE (2021), Bahreyn (2021) ve fiili olarak Suudi Arabistan gibi devletlerin, bölgede Filistin-İsrail barışının sağlanmadan gerçek manada "normalleşme"lerinin pek mümkün olmadığını gösteriyor. Normalleşme anlaşmaları, ağırlıkla Körfez'in Arap ülkeleri ve İsrail arasında bölgesel güvenlik ve ekonomiyi inşa edilmesini hedeflemektedir.

Zikredilen Arap ülkeleri, normalleşerek İsrail karşısında İran'ın tek başına bırakıldığı da değerlendiriliyor. Böylece İsrail'le normalleşen Arap ülkelerinin, Filistinliler'den desteğini çekerek meydana getirdikleri boşluğu İran'ın doldurduğu ileri sürülüyor.

Ayrıca ABD'nin önce kademeli şekilde Irak'tan ve 15 Ağustos 2021'de Afganistan'dan çekilerek Ortadoğu'da oluşturduğu boşluk da, Afrika ve Ortadoğu'ya ilgisi bilinen Rusya ve Çin tarafından doldurulmaya başlandı.

Çin'in her iki bölgeye Kuşak-Yol Projesi kapsamında muhtelif politikaları mevcut. Birde Pekin yönetiminin "önce ticarî, sonra askerî" temelli dış politika argümanı oldukça önemli.

Pekin'in 02 Haziran 2023'te İran, Suudi Arabistan, BAE, Umman ve Çin'in Basra Körfezi güvenliğini sağlamak için ortak donanma kuracağı öğrenildi. Hatta geçtiğimiz 15 Mart 2023'te Çin, Rusya ve İran deniz kuvvetleri Umman Körfezi'nde "Security Bond-2023" isimli ortak tatbikat düzenlemişlerdi.

Rusya ise, St. Petersburg'da 27-28 Temmuz 2023'te ikinci Rusya-Afrika Ülkeleri Zirvesi'ni düzenleyerek, Moskova yönetiminin Afrika ülkelerine "tahıl ihracatı, silah sevkiyatı ve enerji işbirliğini" ilerletme ve yardım sözü vererek, Afrika'daki varlığını güçlendireceği düşünülüyor. Çünkü Rusya, Ukrayna'daki savaşın başlamasından beri, Avrupa ve ABD tarafından muhtelif alanlarda dışlanmıştır. Böylece Moskova Afrika, Çin, İran, Şangay İşbirliği Örgütü, BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) gibi uluslararası aktörlerdeki varlığını güçlendirmeye yöneldi.

Hamas-İsrail çatışmasını fırsat olarak değerlendiren ABD'nin toplam 300 adet savaş uçağı yüklü üç uçak gemisiyle bölgeye gelmesi, Washington'un tekrar Ortadoğu'ya dönüşü biçiminde yorumlanıyor. ABD'nin dönüşü, İsrail'e destek anlamına geliyor. Ama birde İran'a, Rusya'ya ve Çin'e karşı gözdağı manasına da içeriyor.