Boyun eğme!...

Siz bu sloganı anımsarsınız. Gezi Direnişi sırasında biber gazı, tazyikli su, plastik mermi ve kalas gibi coplara karşı bedeninizi siper ederken elinizdeki pankartta, giydiğiniz tişörtte bu sözler yazılıydı: Boyun Eğme...Eğmediniz elbette. Gencecik arkadaşlarınız kırılıp düşse de birçoğunuz kan revan içinde kalsa da kimse boynunuzu eğemedi. Korumak istediğiniz parkı binlerce robocop, toma, tonlarca gaz kullanarak elinizden aldılar belki. Ama otokrat liderin "Çatlasanız da patlasanız da oraya AVM yapacağız" sözlerini de yutmasını sağladınız.Son seçimlerde beklentinin altında oy alındı diye yılgınlığa düşmek, yenilgiyi kabul etmek, boyun eğmektir. Evet hepimiz seçimin ilk turda biteceğini ve ikinci tura kalsa da Kılıçdaroğlu'nun Erdoğan'a fark atacağı beklentisi içindeydik.Futbol maçlarında beklenmeyen yenilgi karşısında çok söylenen "Aşırı motivasyon nedeniyle istediğimiz yapamadık" sözleri belki yanılgımızın ana nedenini açıklayabilir. Anketler ve iktidarın kalelerindeki coşkulu, kalabalık mitingler de bu motivasyonu tetiklemiş, beklentileri yükseltmişti. O nedenle ilk gece herkeste bir moral ve motivasyon çöküşü oldu. Bu cenahta oldu da karşı cenah zafer sarhoşluğu mu yaşadı sanki. Her seçimde ilk turda balkon konuşması dinlemeye ve 15 Haziran seçimi hariç liderlerinin ilk turda galip geldiğini görmeye alışmış AKP seçmeni de hüsranla evine döndü. Hem de 5 puanlık oy kaybının acısıyla.Olmadı, olamadı. Nedenlerini ikinci tur seçimden uzun uzun tartışırız.Millet İttifakı bileşenleri hata yapmadı mıYaptı, hem de tonla. Ama şimdi o yanlışları masaya yatırmanın, hesap sormanın hiç sırası değil. Gönlündeki isim aday yapılmadı diye şimdi ellerini ovuşturup "Ben demiştim ama..." diyen çok bilmişlere kulak vermenin hiç değil.Şimdi kalkın ayağa, maç daha bitmedi. Hem bu maçta averaj sistemi yok.KORKMA BÖLÜNMEYİZDe ki ikinci seçimde de başarılı olamadık. Ama hiç olmazsa Türkiye'nin yüzde kaçının karşılarında olduğunu, bu despot rejime boyun eğmeyeceğini göstermeye değmez miAyrıca dünyanın sonu değil. Oyu yüzde 40'lardan yüzde 35'e gerilemiş ve bütün büyük kentleri kaybetmiş bir iktidar var. Bu ekonomik tabloyla bırakın beş yılı iki yılı bile çıkaramaz. Efendim Orta Anadolu ile Doğu ve Orta Karadeniz'de başarılı olunamamış. Beş yıl sonraki seçimde de muhtemelen olmayacak. Çünkü büyük kentlerdeki insanların yaşadığı ekonomik sıkıntıyı