Çin'in Ortadoğu atağı

Ortadoğu'da Türkiye'nin yakın geleceğini etkileyecek çok önemli siyasi gelişmeler yaşanıyor. Hem deprem felaketi, hem de seçimler nedeniyle pek dikkat ayıramadığımız bu gelişmeler bizi de çok yakından ilgilendiriyor aslında. Çünkü Çin artık Ortadoğu siyasetinde belirleyici bir rol oynamaya başladı. Çin'in Suudi Arabistan ve İran arasında yaptığı arabuluculuk sayesinde iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin yeniden başlaması bölge için tarihi bir dönemeç. Böylesi hassas bir arabuluculuğa iki ülke açısında elbette ihtiyaç vardı ancak bunu yapabilecek konumda ve güçte bir ülke yoktu. İki ülke arasında zaten dostane olduğu söylenemeyecek ilişkiler Suudi Arabistan'ın teröre destek verdikleri iddiasıyla Şii din adamı Nimr el Nimr ve 47 kişiyi idam etmesiyle kopmuştu. Suudi Arabistan ve İran Yemen'de 2015'de başlayan krizde de iki farklı cephede bulunuyordu.Mezhepsel, coğrafi ve siyasi anlaşmazlıkları olan bu iki önemli ülkenin Çin arabuluculuğu ile barış masasına oturması, bölgede hiç alışık olunmayan yeni bir siyasi dönemi tetikleyecek. Ortadoğu denkleminde artık Çin fiilen var olacak. Arabuluculuğun başarıyla sonuçlanması halinde Çin bölgede siyasi varlığını artık çok somut bir biçimde hissettirecek. Bölgede krizlerin hiçbir zaman bitmeyeceği de hesaba katılırsa, Çin'in artık bölgede daha etkin bir şekilde yer alacağı net gözüküyor.Beşar Esad'ın Birleşik Arap Emirliklerine yaptığı ziyaret te bu noktada önem arzediyor. Bölgeyi geçtiğimiz yıl da ziyaret eden Esad bu kez eşiyle birlikte ziyareti gerçekleştirdi ve resmi törenle karşılandı. İslam Birliği Teşkilatı'ndan bile izole edilecek kadar Arap dünyasında uzaklaşan Esad'ın artık resmi törenle karşılanması birçok şeyin hızlı bir şekilde değişeceğinin işareti.Suriye'de 350 bin kişinin ölümünden, 13 milyon insanın mülteci durumuna düşmesinden sorumlu bir diktatör, sebep olduğu hiçbir sorun çözümlenmeden yeniden uluslararası sahneye çıkıyor. Bölgede alışılageldiği üzere tesis edilmeye çalışılan barış, büyük bir deprem olması muhtemel fay hatları üzerine kurulan dayanıksız binalardan farklı değil.Suudi Arabistan ve İran arasında ilişkileri yeniden başlatabilmek gibi çok önemli bir rol oynayan Çin bölgedeki hiçbir gelişmeye bigane kalmayacak. ABD'nin müstemlekesi muamelesi yaptığımız Suudi Arabistan'ın bile Çin'in arabuluculuğunu kabul etmesi yıllardır zihinlerimizde oluşan ABD Ortadoğu'da istediğini yaptırır klişesinin de artık yavaş yavaş geçerliliğin yitirdiğini gösteriyor.Çin sahip olduğu ekonomik güç sayesinde bölgede günü kurtarma