İlle de uzay olsun mu

Uzaya gitme konusunda hem yakın hem uzak çevremin nabzını tuttum. Sonuç: Vatandaş Dünya'dan genel olarak biraz sıkılmış gibi.Türkiye, insanı hep kontrpiyede yakalıyor, hazırlanmak için pay bırakmıyor, son dakikada haber veriyor. Uzaya adam göndereceğiz diyorsun. Hadi hemen önümüzdeki yıl göndereceğiz, kimse çıksın ortaya diye bitiriyorsun. Halbuki biz birkaç yıl önceden bilsek ki uzaya gitme ihtimalimiz var. Şeklimizi, hazırlığımızı ona göre yaparız.Evet, daha önce "Uzaya gideceğime Meksika'ya giderim, daha orayı görmedim" demişliğim var. Ama köprünün altından çok sular aktı. Şimdi bu süreçten biraz erken haberimiz olsa uzaya gitmeye her türlü vardık.Taksici eksik kalsınGördüğüm kadarıyla milletimize de Dünya biraz basmış. Bu uzay konusunu hangi muhabbette, kime sorsam çoğunluğu direkt giderim diyor.Berbere sordum mesela "Uzaya gider misin" diye. "Giderim. Uzaya da çıkarım, okyanusa da inerim. Yeter ki az sessizlik olsun ve bizim ülkenin meseleleri gittiğim yerde konu olmasın. Bu şartlar varsa bana her türlü uyar. Yalnız dönmem. O kadar kafa dinledikten sonra tekrar gelip bu saçmalığa adapte olamam" dedi. Ondan sonra sorduğum altı ayrı kişiden daha "Her türlü gideriz, buraların tadı kaçtı" yorumunu aldım. Başka bir esnaf arkadaşıma sordum. "Valla ekonomik olarak oralarda yaşamak daha anlamlı olabilir. Çok sıcak bakarım" dedi. Ama sonra dükkânda sıkıntı çıktı. Çünkü bir müşteri nasıl gidileceğini sordu. Roketle atarlar, mekikle tutarlar derken en sonunda uzaya kebap ve uzaya çay gönderme projelerindeki yöntemin söz konusu olabileceği sonucuna varıldı. Müşteri dedi ki: "Oğlum işte hidrojen balonu bağlayacaklar. Alttan bir yetkili, tercihen en yetkili kurdeleni kesecek, öyle gideceksin gittiği yere kadar." Bu yöntem keyifleri kaçırdı. Elon Musk araba gönderdiydi, o zaman onunla giderdik gibi şakalar yapıldı.Sonrasında aslında ülkenin bir konudaki nabzının en iyi tutulduğu yer olduğuna inanılan takside bu konuyu ele almak istedim. Sonra artık taksi bulmanın, bulursan da yol beğendirmenin uzaya gitmekten bile daha sancılı bir süreç olduğu aklıma