Halil Mutlu'ları arşive mi kaldıralım

TRT Spor Yıldız kanalında Halil Mutlu programı vardı İzledik, bir kere daha gurur duydukBu büyük şampiyonumuz şu anda yaşayan efsane,,, Soyadı gibi milletimizi hep mutlu etmiş bir sporcu3 ayrı olimpiyatta şampiyon olan hayattaki tek sporcumuz Bir de Naim'imiz vardı, onu çok erken kaybettikYani Halil Mutlu, altın kılıfa sarıp sahip çıkmamız ve kendisinden sonuna kadar yararlanmamız gereken bir efsane Yönetici, federasyon başkanı, teknik direktör gibiElimizde efsane sporcularımız var Çoğunu da arşive kaldırdık Sporu ise çoğunlukla hiç bir spor geçmişi olmayan insanlar yönetiyorDünya çapında şampiyonalarımız var, onların elini kolunu bağlamışız, tasfiye edip kenara bucağa itmişiz, sporu sevmeyen, sporcuyu kıskanan, spora aktarılan kaynakları fuzuli yatırım olarak gören isimler sporun direksiyonunda35 milyon gencimizin geleceğini onların insafına terk etmiş, kendilerine sempatik bakmayanlara emanet etmişizSadece o mu, bir kaçı hariç, bütün şampiyonlarımız sporu, kenardan izliyor, uzaktan bakıyorNe bakanlık, ne genel müdürlükler, ne de federasyonlarda sporun kitabını yazmış olanlardan yararlanılmıyor.Yerlerine sporcuyu hakir gören, hatta rakip gören, popülaritesinden eziklik duyan insanlar da görev yapıyorAsla genel konuşmuyoruz, spor yönetimde, farklı mevkilerde çok değerli arkadaşlarımız da varGerek federasyon başkanı veya hoca olarak ya da il müdürlüklerinde Ancak sayıları gittikçe de azalıyorMesela 3 kere Olimpiyat şampiyonu olan Halil Mutlu, en verimli çağında, , çürümeye terkedilmiş durumdaNaim Süleymanoğlu, sadece Türkiye'nin bir büyük şampiyonu değil, cihana hükmeden, tarihin en büyük yıldızlarından biri...Bundan önce yerkürede yetişen büyük şampiyonlar gibi, bundan sonra da sahne alacak bütün yıldızlar gibi, tarihte yerini aldı ve de hiç silinmeyecek...1936 Berlin'den 1968 Mexico City'ye kadar süren güreşteki Olimpiyat hegemonyamızdan sonra, tel tel döküldüğümüz organizasyonlara isyan etmenin ve Seul 88'le, halterli şahlanışımızın da, bir milleti ayağa kaldırmanın ve moral değerlerini yeniden yükseltmenin adı oldu Naim...Bütün bir ülke gençliğinin kahramanı, sadece, spor yapanların idolü değil, edebiyatta, sanatta, kültürde, iş dünyasında gelişmiş ülkelerin insanlarıyla rekabetin de cesareti oldu...SPOR KÖKENLİ YÖNETİCİLER NİYE ÇOK AZOnun açtığı yol, 'Ben de zirveye çıkabilirim'i dedirtti... Ve o yoldan ikinci bir kahraman 3 Olimpiyat şampiyonluğu yaşatan Halil Mutlu'lar, iki altınlı Hamza'lar, Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları'nda rekorlarına devam eden Korhan Yamaç'lar, Nazmiye'ler, Nurcan'lar, Taner'ler, Rıza'lar, Busenaz'lar, yürüdü...Neslihan'lar, Nevriye'ler, Nevin'ler, Elvan'lar, Servet'ler, Arda'lar, Hidayet'ler, geldi spor alanlarımızı şenlendirdi, ülkemize prestij kazandırdı...Naim, bir sporcunun ötesinde işler yaptı ve gitti...O bize çok büyük mutluluklar yaşattı ama biz ne yazık ki onu, yaşatamadık... Aslında üzerine çok titredik, dokunulmazlık atfettik, çok sevdik ama sağlık sorunlarına kalıcı bir çözüm üretemedik...2002 sürecinde Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'ne atandığımda ilk iş, makamımızın VIP odasını ona tahsis etmiştik...2008 yılında çıkardığımız kanunun gereği hala yapılamadı. Naim'i de Halil'i de, diğer şampiyonlarımızı da "Devlet Sporcusu" ilan ettik ama bu unvanla buluşturamadık, yeşil pasaport veremedik, VIP'ten uçuramadık...Naim Süleymanoğlu'nun da Halil Mutlu'nun da adını henüz büyük bir tesise veremedik.Hepsini de ders kitapları dahil, her türlü sportif aktivitelerde yeşertmek, gelecek nesillere aktarmak gerek...Tabii yaşayan şampiyonlara da ölünce anlanıp vahlanmak yerine hayattayken sahip çıkmak ve hak ettigi değeri vermek gerekir...Naim'den ihmal ettiğimiz ne varsa, hiçbirini, Halil Mutlu dahil hayattaki şampiyonlardan esirgememek gerekli...RIZA ÇALIMBAY VE JORGE JESUS'A YAKIŞANHer ikisi de hoca olarak futbola damga vuran isimler Biri yerli, diğeri yabancı Ligi bir kenara bırakıyoruz, ikisi de Avrupa'da iyi iş çıkardılarEn azından F. Bahçe UEFA Avrupa Ligi'nde, Sivasspor da Konferans Ligi'ndeJesus'lu F. Bahçe, Abdullah Avcı'lı Trabzonspor gibi Play-off'ta başarılı olamayıp rakiplerine elenerek Şampiyonlar Ligi'nde mücadele etme hakkını kaybettilerBiri Dinamo Kiev, diğeri de Kopenhag gibi belki küçümsenmeyecek ama mutlaka elenebilecek takımlara kaybettiler ve Türkiye'yi devler liginden mahrum bıraktılar.Sadece ülke puanını olumsuz yönde etkilemediler, aynı zamanda da da kulüplerini 20-30'ar milyon Euro'dan mahrum bıraktılarAncak F. Bahçe ligde liderken Avrupa Ligi'nde çok iyi bir mücadele örneği verdi Trabzonspor da en azından bu ligde taraftarına heyecan veren galibiyetler de aldıRıza Çalımbay ise mücadele ettiği Konferans Ligi'ne kötü başlamasına rağmen