Konut sorununu çözecek yol haritası

Yarısı Bizden, TOKİ sosyal konut, Emlak Konut, kentsel dönüşüm, ilk evim, yeni evim vs. gibi konut arzını artıran bütün projelerin yararlı olacağı kesin fakat yeterli olmayacak.Öncelikle çözüm adına, ev sahipleri aleyhine ifade edilen suçlayıcı ve zorlayıcı fikirlerin abartılı ve isabetsiz olduğunu kabul edecek bir zihniyet değişimi şart.Konut da, diğer pek çok ürün gibi "arz ve talebi buluşturmakla dengeye gelir" temel önermesi akılda tutulmalıdır.Salı günü sorunları saydık şimdi de bazı cevaplar arayalım. (adsbygoogle window.adsbygoogle || ).push({}); Konutları kim üretecekÜreticigeliştiriciler.Üretsinler, ellerini tutan mı varVar mı yok mu irdeleyelim.A) Şu anda bankalar mevduata 45'e kadar faiz veriyor, son iki ayda dövizdeki kur artışları da 35'i geçti.Konut işine para yatıracak üreticigeliştiricilerin, kârlılıkla ilgili akıllarındaki soru işaretleri her geçen gün büyüyor. Bu algının değişmesi ve çok para kazanacaklarına dair ümitvar olmaları şart.B) Konut talebi canlı ve finansal piyasalar destekçi olsa, yine de, üreticigeliştiriciler şanslarını denerlerdi fakat şu anda finansal ve psikolojik ortam konut piyasasına girişi teşvik etmiyor.C) Hükümet, mevzuat ve mesajlarıyla, konut üretimini adeta köstekliyor; belediyeler de yardımcı olacaklarına tam tersine, kendi bütçe açıklarını, üreticigeliştiricilerden şu ya da bu şekilde tahsil ederek kapatmaya çalışıyor.D) Bankacılık ve finansal şartlar da hiç destekleyici değil.Çünkü.1) Üreticigeliştirici şirketlere kredi vermeye hiç ama hiç hazır değiller.2) Mevzuatın sıkboğaz etmesiyle, makettentemelden konut satma işine artık sıcak bakmıyorlar.3) Kredi piyasaları tam serbest olmadığı ve para politikalarında muğlaklık devam ettiği için bankalar, vadesi on yıl olan konut kredisini fiyatlayamıyorlar, dolayısıyla fiyat teklifleri ve diğer şartları, "alma abi" mesajları veriyor.E) Zaten elmas gibi nadir bir ürüne dönüşmüş olan arsalar, bulunsa, bu defa sahiplerinin taleplerinin karşılanması çok zorlaşmış durumda.F) Kullanım amaçlı konut ihtiyacı olanlar, bir mucize gerçekleşip bankalardan kredi bulsalar bile, satın alma güçleri azaldığı için borçlanmaya korkuyorlar.G) Finansal durumu müsait olup yatırım amaçlı veya düzenli bir nakit akışı sağlamaya yönelik, yani "gelecekte düzenli bir gelirim daha olsun veya gelecekte fiyatlar yükselirse kâr ederim" amacıyla konut alanlar da linç edilmekten veya ekstra vergilere maruz kalmaktan korktukları için konut almıyorlar.Vs. vs. vs.NE YAPMALIBasit ve yalın olmayan çözüm, çözüm değildir. Siyasiler ya "tribünlere oynama"ya devam etmeli ya da cesaretle çözüme odaklanmalı.Bunun için,Merkezi yönetim, belediyeler ve bankalar üreticigeliştiricileri teşvik etmeli.Bankalar, kârlılığına ve katkısına inanarak konut kredisi vermeli.Konut pazarının canlanması için sadece ihtiyaç sahiplerinin kullanım amaçlı talepleri değil, yatırımcıların kâr amaçlı talepleri de karşılanmalı."Kira artış oranlarına üst sınır" veya "evini boş tutana ceza" gibi akılcı çözümlere aykırı "kızgınlık ve intikamcılık" göstergesi uygulama ve söylemlerden derhal vazgeçilmeli.Her durumda konutun üretimi sağlanmalıdır.Her yıl kiralık konut piyasasına en az 200.000 konutun sunulması gereken bir dönemde, üretilmiş konutu kimin aldığı en büyük sorun değildir. Çünkü piyasada konut arzı bolluğu, er ya da geç hem kiralarda hem de konut fiyatlarında yankısını bulur ve dengelenme sağlar.Kolay gibi gözüken çözüm önerilerinin ayrıntılarını irdeleyelim.Birincisi üreticigeliştiriciler ve arsa sahipleri geçici bir süre için mesela üç yıl, teşvik edilmeli.NasılÖrnekler:Öncelikle teşvik edilecek konutların en çok brüt 90 metrekare ve iki oda bir salon olması şart.Mümkün olan her yerde Belediye Meclisinin Teklifi ve Şehircilik Bakanlığının onayıyla arsaların emsali, 50'ye kadar artırılabilmeli.(Şahsen, şehir yoğunluğunu artırdığı için verilmiş yüksek emsal oranlarının bile düşürülmesi taraftarıyım fakat yumurta kapıya dayanınca "ihtiyaçlar ve imkânları bütünleştirmek" kaçınılmaz bir zorunluluk oluyor.)Üreticigeliştiricilerin, yeni inşaatlarla ilgili kamuya ödeyeceği her türlü harç ve vergi geçici bir süre için sıfırlanabilir, ilk defa satılan 11 ve 21 dairelerin alım satım harçları toplamda 1'e indirilebilir, üreticigeliştiricilerin iade KDV'leri erkene çekilebilir, vs.Yani alenen, apaçık ve tartışma götürmez bir şekilde üreticigeliştiriciler sektörü, kamu tarafından desteklenmeli ve sektörün belediyeler tarafından "sağmal inekler" gibi sağılmaları engellenmelidir.Bankaların da işlerini kolaylaştıracak düzenlemeler yapılabilir.Örnekler:Konut kredileri, her türlü menkul kıymet tesisinden ve zorunlu karşılıktan muaf tutulabilir.Sermaye Yeterlilik Oranı (SYR) hesaplanırken konut kredilerinin risk ağırlığı sıfır olarak alınabilir.Bankalar, verdikleri konut kredilerini varlığa dayalı menkul kıymetlere dönüştürebilmeli ve bu menkul kıymetlerin bir kısmı Hazine tarafından satın alınabilmeli ve TCMB tarafından teminat olarak kabul edilebilmeli, vs.Şimdiye kadar toplumun belirli kesimlerinin gözünde bir nefret objesi olan arsa sahipleri, üreticigeliştiriciler ve bankalara yapılacak teşvikleri savundum. "Ben çadırda yaşarım fakat bu kesimlere devletin teşvik vermesine karşıyım" diyecek milyonlarca kişi olduğunu da biliyorum.Unutulmamalıdır ki konut üretim işi, ne tek başına inşaat üretim yeteneği, ne arsa, ne inşaat malzemeleri bolluğu ne de yetenekli eleman işidir; konut işi, öz olarak, çok iyi tasarlanmış bir