Enflasyon mazideki bir hatıraya dönüşecekmiş

Sayın Erdoğan, "tüm dünyada, faiz artırılarak enflasyonun düşürüleceğini artık kimse inanmıyor" diyor ve bu iddiasına delil olarak da Rusya'yı ve şahit olarak da Putin'i gösteriyor.Bu iddianın, delil ve şahidi olarak gösterilen Rusya'nın, savaştan önce enflasyon tehlikesine karşı her zaman ve kesinlikle faizleri yükselttiğini biliyoruz. Hatta Putin, "eğer faizleri artırmasak, Türkiye gibi oluruz" diye vatandaşlarını korkuturdu.Savaş ortamında alınan düşük faiz ve ardından oluşan yüksek enflasyonun, ekonomi üzerinde savaşın yıkımları kadar ağır yıkımlar oluşturduğunu herkes biliyor.Sayın Erdoğan İTO'daki aynı konuşmada, "enflasyonu, geçmişte tek haneye kendilerinin indirdiğini ve yine indirebileceklerini" iddia etti.Bugün sahip olduğu zihniyeti değiştirmedikçe, Ak Parti bin yıl daha iktidarda kalsa, enflasyonu asla tek haneli bir seviyeye indiremeyecektir.Devamla enflasyonun önümüzdeki yılın Şubat veya Mart ayında ineceğini müjdeliyor.İşte bu iddianın doğruluk payı vardır.Enflasyon 2023'ün ilk çeyreğinden itibaren düşecektir. Peki, enflasyon, tek haneye düşmeyecekse 20'li seviyelere düşebilir miHayır, 20'lere de düşemez.Değerlendirdiğim gelişme ve olgular ile yaptığım ölçümlere dayalı olarak enflasyonun, iyimser bir tahminle 40'lara kadar inebileceği ihtimalini hesapladım.Enflasyonun oranının düşmesi demek fiyatların düşmesi demek değildir. Enflasyonun düşmesi demek enflasyon artış hızının düşmesi demektir. Yani bugün yüz TL olan bir mal demeti önümüzdeki yıl 80 yerine 40 oranında artacaktır.Bu nasıl mümkün olacakEnflasyon oranının düşmesinin pek çok gerekçesi var fakat biz en az dört tanesini irdeleyelim.1)Geçen yıl enflasyon oranı Aralık ayından itibaren çok yüksekti. Aralıkta 13,58, Ocak'ta 11, Şubat'ta 4,81, Mart'ta 5,46 ve Nisan'da 7,25.Bu aylık enflasyon oranları önümüzdeki dönemde ortalama 3'e artsa, enflasyon artış hızı en az 33 puan düşebilir.2)Küresel düzeyde hammadde ve ara mal fiyatları hızla düşmeye devam ediyor; bazı ürünlerde fiyatlar çıktıkları zirvenin neredeyse yarısına indi.Türk firmaları geçmiş dönemde "fiyatların yükselmesi veveya malsız kalma ihtimaline" binaen depolarını tıka basa mal doldurdular. Pek çok sektörde üç ay ithalat yapılmasa bile depolardaki mallarla üretimini sürdürecek firmalar vardır.İthalat artış oranı da Eylül ayından itibaren fark edilir ölçüde azalacaktır.3)Bankaların kredi verme iştahı kalmadı desek yeridir. Kredi olmadan iktisadi faaliyetlerin yani yatırım ve tüketim harcamalarının artma ihtimali yoktur. Kredi yoksa gerçek ve tüzel kişiler borçlarını ve yatırımlarını ellerindeki varlıkları satarak temin etmeye çalışırlar.Sonuçta ithalatçıların döviz talebi de