Bizim A kuşağıyla da, Z kuşağıyla da sorunumuz yok. A kuşağı da, Z kuşağı da, kendisini olgun yaşta görenlerin yetiştirdiğidir. Şartlandırılmış eğitimden geçmeyen dede ve ninelerinize, on tane elli ve yetmiş yaşlarında insan gösterin, on tane de 15-20 yaş arasında genç gösterin ve bunlar hakkında kendinde oluşan kanaatini sorunuz. Dedeniz veya nineniz, gençlerin gözlerinde helal sütün parlaklığını, İslami mayanın bozulmadığını görecek, sevecek ve "pek sevimli, hoş, pek tatlı" notu alacak, öbürleri için ne deneceğini siz tahmin ediniz. Her gencin mayası İslam'a göredir. Çevresi ne kadar iyi veya kötü ise o oranda yükselir veya alçalır. Biz, gençlerimizin mayasına çalışmalıyız. Bize en yakın onlardır. Dünya genelinde gayrimüslim iken İslam'ı seçenlerin çoğunluğu gençlerdendir. Maya daha fazla bozulmadan aslına dönüvermişlerdir. Yaptıkları kötülüklere bakmayın, yaparken aldıkları tavra bakın; işte orada mayadan iz görülecektir. Yaşlılarımızın daha fazla yardıma ihtiyacı vardır. Bozulmaları tamamlanmak üzeredir. Ölüm, yaşlılara daha yakındır. pushfn('ads'); Onun için ihtiyarlarda İslam mayası üzerini kaplayan kir ve pasın istiğfar ve yapılan yanlışın telafisi için doğrusunu yapma zımparası uzun sürebilir. Gencimizin yaptığı yanlışla yüzü kızarıyorsa mayadan sızan İslami hayâ duygudur o. Birisini yalnız başına yanlış yaparken görmüşseniz, tek kişilik bir suçsa ve kimseye de zarar vermiyorsa görmezden gelin. Suçluluk psikolojisiyle kendini savunmak zorunda bırakmayın. Yüzünde beliren mahcubiyet kızartısını, sırnaşık hale getirmeyin. Sevgili Peygamberimiz bazen gördüğü bir yanlışı " Mali eraküm...Bana ne oluyor, sizi şöyle yaparken görüyorum" diyerek cemaatin tamamına söyleyerek o yanlışı yapanı da uyarmış olurdu. Tebük seferine katılamadıklarından sosyal boykota uğrayan o üç sahabenin afvedildiği Rabbimiz tarafından bildirildiği halde Rabbim isimlerini bildirmeden haber vermiştir: (Tebük seferinden) geride kalan üç kişiyi de afvetti. Geniş olmasına rağmen yeryüzü onlara dar gelmişti. Canları kendilerini sıkmıştı da, Allah'tan yine Allah'a sığınmaktan başka çare olmadığını anladılar. Tevbe etmeleri için Allah onları afvetti. Şüphesiz Allah, tevbeleri çok kabul edendir, merhamet edendir." (Tevbe Sûresi, ayet 9118) pushfn('ads'); O üç kişinin afvedildiğini haber veriyor ama adlarını haber vermiyor. Onun için Kur'an meallerinde de buna dikkat edilmeli. Uhud harbinde okçular tepesini terk edenlerin de yanlış yaptıklarını ama af dileyenlerin