Risale-i Nur, vatan ve millet zararına olan her türlü menfi cereyana; istibdada, dinsizliğe ve ırkçılığa karşıdır. Nurlar'ın naşiri olan Yeni Asya da, bu cereyanlara karşı çıkar. Varoluş gayesi imanî ve içtimaî hakikatleri neşretmektir. Yeni Asya, Risale-i Nur'un ve Nur Talebelerinin hukukunu savunduğu gibi; bütün Müslümanların ve insaniyetin hukukunu da savunur. Kimden gelirse gelsin, zulmün karşısındadır. Milliyetine, siyasî görüşüne, inancına bakmadan ve tereddüt etmeden mazlumun yanındadır. Geçmişte olduğu gibi bu gün de, gerektiğinde bu uğurda bedel ödemeyi göze alır. İman hizmetinin inayet altında olduğunu unutmaz. Risale-i Nur bir tamir harekâtıdır. Yapılan hücumlara karşı, nuranî bir müdafaa lâzım ve elzemdir. Hikmetli, şefkâtli ve yol gösterici yayın esastır. Risale-i Nur'un üslûbu nezihâne, nazikâne ve kavl-i leyyindir. Gazetede, her yazı ve haberde bu üslûbu muhafaza eder, etmelidir. Muhtemel yanlış anlamalara karşı hassas ve müteyakkız davranır, tavzih ve tashih eder. Kur'ân'ın ifrat ve tefritten uzak durma ve hadd-i vasatı, sırat-ı müstakimi muhafaza emri; gazete ve diğer neşriyatımız için vazgeçilmez bir prensiptir. İman hizmeti siyaset üstüdür. Gazete iman hizmetinde siyaset topuzunu kullanmaz. Çünkü her kesimde Nur'a çok muhtaç ve müştaklar var. Tarafgirliğe düşmeden herkese olduğu gibi, siyasilere de Nur gösterir. Sadece haklı olan tarafa yardımcı olur. Siyasî görüşlerini prensipler doğrultusunda açıklar. Demokrat çizgisinden, hukuk ve insan haklarından asla taviz vermez. Hak bir dâvânın, vasıtaları da hak olmalıdır. Kem aletle kemalât olmaz. Savunduğu prensipleri herkesin önce nefsinde yaşaması, ihlâs ve uhuvvet düsturları çerçevesinde meşveret ederek; daha güzel hizmet ve neşriyat yapması esastır. Çünkü 'nefsini ıslah