Metaverse'den Âlem-i Misale-1

Metaverse denilen sanal dünya, 'insan denilen meçhul'ü anlamada âlem-i misale açılan bir kapı olabilir miKâinat fizikî olarak genişlemeye devam ettiği gibi, fizikötesi, sanal, hayalî, farazî, misalî âlemler de genişlemeye gelişmeye devam ediyor. Metaverse haberlerini gittikçe daha sık duymaya başlayacağız. Kayıtsız kalamayız. Nasıl ki, bir dönem tv, video, cep telefonu çıktığında; ilgilenmeyip kayıtsız kalanlar, bunlardan 'kurtulamadılar.' Metaverse denilen bir âleme de, önce direnip sonra geç kalmayalım. Öğrenip sahip çıkmak; müsbete, hayra, insanlığın faydasına kullanmanın yollarını aramak lâzım. İlim ve duâ vasıtasıyla mükemmele gidişi engellemeden.. Zaten hayatımızın içinde.. Okuduğunuz bu yazı da, bir bakıma bilgisayarın sanal ortamında yazıldı. Gazeteye e-posta olarak gönderildi. Telefon veya bilgisayarında okuyanlara sanal olarak ulaştı! Metaverse, hayalî bir hayatı mümkün kılan bir âlem. Sanal gerçeklik hissi veren elektronik cihazlar sayesinde, kendinizi zihnî olarak içinde hissedeceğiniz sanal bir kâinat. Oturduğunuz yerde; işe gitmeden işlerinizi yapabiliyorsunuz. Kahvehaneye gitmeden arkadaşlarınızla sanal ortamda sohbet ediyorsunuz. Sun'îyapay bir fizikî ortam var ve o ortamda siz de kendi yapay avatarınız ile bir hayat yaşayabiliyorsunuz. Sanal şehirler, caddeler, binalar, eşyalar.. alış veriş merkezleri, sanal para birimi, arkadaşlıklar, iş görüşmeleri.. satılık kıymetli arsalar.. kupon araziler.. Şaka değil gerçek!.. Yani sanal âlemin gerçekleri!.. İnanmıyorsanız avatarınıza sorun! Dijital avatarları kişiyi sanal âlemde, bilgisayar ortamında temsil eden grafik bedenler olarak tanımlayabiliriz. Bu dünyada sizi dijital avatarınız, bilgisayar animasyonlu karakteriniz temsil ediyor. Bu sanal âlemin arkasında yatan gerçek nedir diye biraz düşündüğümüzde insandaki hayal duygusu, 'kuvve-i hayaliye' ve 'âlem-i misal' karşımıza çıkıyor. Her insan bir mükemmel âlem, güzel bir saray, kütüphaneleri barındıran bir kitap gibi. Bu sarayın yapıtaşlarının her biri, farklı bir âlemden alınmış. "Bu insan denilen sarayın cevherleri; bir kısmı âlem-i ervahtan, bir kısmı âlem-i misalden ve Levh-i Mahfuz'dan ve diğer bir kısmı da hava âleminden, nur âleminden, anasır âleminden geldiği gibi; hacatı (ihtiyaçları) ebede uzanmış, emelleri semavat ve arzın aktarında