Düşünmeye davetlisiniz efendim!Zor bir iş olduğunun farkındayım. Madem tefekkür dahi bir ibadettir. İbadetlerin arttırıldığı ramazanın son günlerinde, tefekkür ibadeti de ihmal edilmemeli. Dünya işlerinde en iyisini ve en kârlısını bulmak için kılı kırk yararız ve araştırırız. Saadet-i ebediye için de; aynı gayret ve inceliği göstermek her insanın vazifesidir. Cehalet mazeret sayılmaz. Körü körüne, taassup ile bir fikre ya da şahsa bağlanmak, İslâmda hoş görülmez. "Oku!" diye başlayan Yüce Kitabımız, bizleri düşünmeye davet edip ikaz eder: "Akıl etmez misiniz (Hud, 51) Bunlarda, akıl edenler için dersler vardır." (Nahl, 12). "Andolsun biz, Kur'an'ı düşünüp öğüt almak için kolaylaştırdık. Var mı, düşünüp öğüt alan" (Kamer, 17) AHLÂKIMIZ İSLÂMI NEŞRETSİN! Geçenlerde bir grup arkadaşlarla Risalelerdeki "Eğer biz doğru İslâmiyeti ve İslâmiyete lâyık doğruluğu ve istikameti göstersek.. (diğer din mensupları) fevc fevc (akın akın İslâma) dahil olacaklardır." (Münazarat, 46) ifadelerini müzakere ederken 'Doğru İslamiyet' nedir sorusu vaki oldu. Şu ifadeler konuya biraz açıklık getiriyor: "Eğer biz ahlâk-ı İslâmiyenin ve hakaik-ı imaniyenin kemalâtını ef'alimizle izhar etsek, sair dinlerin tâbileri elbette cemaatlerle İslâmiyet'e girecekler, belki küre-i arzın bazı kıt'aları ve devletleri de İslâmiyet'e dehalet edecekler." (Hutbe-i Şamiye, 24) Bu hükmün 'içini' nasıl dolduracağız TECDİD ZAMANI... Müzakerede; "Asr-ı Saadet" sonrası 'hilafetin yerine ısırıcı saltanat' gelince siyaset uğruna İslâmın ter ü taze esaslarının kuru(tul)maya başladığı, hakikatlerin hayata geçiril(e)mediği, İslâmdan uzaklaştıkça gerilemenin başladığı, 'İslâmın başka Müslümanın başka' hale geldiği, ruhunu kaybederek sadece günah-sevap vurgusu ile kuru fıkıh ilminin ön plana çıktığı, İslâmî düşüncenin donuklaşıp tekrara düştüğü, Risale-i Nur'un müceddityenileyici bir hareket olduğu, İslâm âleminin istibdat, cehalet, zaruret, ihtilaf, tembellik, ümitsizlik gibi hastalıkları yendiği takdirde zilletten kurtulacağı" fikirleri paylaşıldı. İSTİKAMETLİ