Harb-i Umumî ve Alemdar Vakası

GÜNÜN TARİHİ: 28 Temmuz 1914-1808Büyük Savaşın başlangıcı Birçok sebebin birleşmesi sonucu hiç umulmadık yerde ve şekilde patlak veren Birinci Dünya Harbinin resmî başlangıcı 28 Temmuz 1914 tarihi kabul ediliyor. Bu savaş için "bardağı taşıran son damla", tam tamına 28.6.1914'te Avusturya-Macaristan prensinin Saraybosna'da bir Sırp milliyetçi tarafından öldürülmesi hadisesidir. Savaşın büyümesinin şüphesiz farklı sebep ve gerekçeleri var; ancak, zehirli ırkçılık illeti, kan akıtmada, canları yakmada en itici, en tahrikkâr rolü oynamıştır: Avusturya, Macaristan ve Almanya, "üstün Germen ırkı" cephesinde yer alırken, Sırbistan Krallığı, Rusya, İngiltere, Fransa ise, Alman karşıtlığı sebebiyle "Slav ırkı"nı savunan tarafa destek vermeyi tercih ettiler. Savaş, önce Avrupa devletleri arasında yaşandı ve adım adım kıt'anın hemen her tarafına yayıldı. Bilâhare ve özellikle gizli bir plânın neticesi olarak Osmanlı Devleti'nin de savaşa bulaştırılmasıyla, Avrupa Savaşı "Dünya Savaşı"na dönüştürülmüş oldu. Avrupa'daki rakiplerine karşı kendi aslî gücüyle savaşan İngiltere, Osmanlı'ya karşı ise Afrika'dan Hindistan'a, Avustralya'dan Yeni Zelanda'ya kadar dünyanın her tarafındaki sömürge ve kolonilerinden asker toplayarak muhtelif cephelere sevk etti. Başlangıçta, Osmanlı Devleti'nin harbe girmesi söz konusu değildi. Esasen, savaşa girmesini gerektirecek zahirde herhangi bir sebep de görünmüyordu. Ne var ki, Osmanlı, adeta meçhul bir el tarafından, adeta bir emrivakidefakto tarzında savaşın tam da ortasına çekilmiş oldu. İbret yüklü Alemdar Vakası Tarih, 1808'in 28 Temmuz'u. Saltanat merkezi olan İstanbul'da yaşanan kanlı feci boğuşmalar, zincirleme bir tarzda günlerce, haftalarca, hatta aylarca devam edip gitti. Başta Sultan III. Selim ile onu çokça seven Silistre Valisi ve Tuna Seraskeri Alemdar Mustafa Paşanın hayatına mal olan bu kanlı boğuşmalar esnasında, ayrıca 300'den fazla Yeniçeri askeri vefat etti. İşte, 28 Temmuz'da başlayıp uzun müddet devam eden o dehşet verici hâdiseler zincirinin bazı halkaları: Silistre Valisi ve Tuna Seraskeri Alemdar Mustafa Paşa, Kabakçı isyanı neticesi tahttan indirilen Sultan III. Selim'i yeniden saltanat makamına çıkartmak maksadıyla, 15.000 kadar askerî bir kuvvetle İstanbul'a girdi. Sadrazamlık mührünü ele geçiren Alemdar, bunu götürüp