İbtida gerekti abe Kılıçdaroğlu

Yenilen pehlivan güreşe doymazmış, haydi hayırlısı 28 Mayıs'ta da kazananlar ve kaybedenler açısından artık sonucu klasikleşmiş bir yarış daha yaşayacağız. Sonuç belli de olsa hukukun gereği bu. Bence de yüzde elli artı bir barajı tekrar gözden geçirilmeli. Milleti bu kadar gerilimde tutmak anlamsız. Hazır söz güreşten açılmışken sizinle bir hatıramı paylaşayım: İzmir İmam Hatip Okulunda talebelik yıllarım Ata sporu güreşe ben de meraklıyım. Grekoromende değil fakat serbestte başarılıyım. Kendi icadım bazı oyunlar var, onlar da ayakla ilgili Grekoromende ayakları kullanmak yasak olduğundan serbestte göre başarı şansım az. Önümüzdeki müsabaka ise Grekoromen. Benim kilomda yarışacağım da Ticaret Liseli İzmir'in efsane milli güreşçisi Erol Mutlu. Okul içi elemelerde birinci olduğum için, beden eğitimi hocamız, önce bana Erol Mutlu'yu yenebilir misin, diye sordu. Ben, bilemem, neticede bu bir müsabaka, mealinde bir şey söyledim. Mehmet isimli arkadaşa da aynı soruyu yöneltti. Mehmet, "O ne ki, vız gelir tırıs gider" dedi. Hoca, onun bu tavrını görünce, o zaman müsabakaya sen katıl, diyerek beni eledi. Sonunda müsabaka günü geldi. Hep beraber arkadaşlarımızı desteklemek için müsabakanın yapılacağı spor salonuna gittik. Salon hınca hınç doluydu. Her okul kendi adayını desteklemek için oradaydı. İlk elemelerde Erol Mutlu, rakiplerini, daha ilk saniyelerde bir bir tuşlayarak finale yükseldi. Mehmet de zar zor finale kaldı. Ve sonunda ikisi kapıştı. Herkesin beklentisi, Erol Mutlu'nun, ilk rauntta Mehmet'i tuşla yeneceği şeklindeydi. Fakat iş hiç beklenen gibi olmadı. Mehmet, güreşi sonuna kadar sürdürdü ve sayıyla mağlup olmayı başardı. Ticaret liseliler hariç, salonda bulunanların hemen hepsi Erol Mutlu galip gelmesine