Geçen hafta programda konuk ettiğim Deva Partisi Genel Başkan Yardımcısı Candan Karlıtekin, "Deva Partisi Millet İttifakı'na katılacak mı" diye sorduğumuzda, "Cumhurbaşkanı İttifakı'na katılmayacağımız kesin ama bağımsız mı gireriz yoksa yeni bir ittifak mı kurulur bilemiyorum. Bizim için asıl mühim olan parlamenter sisteme geçiş sürecinin yol haritasının net olarak belirlenmesi. Seçimden sonra 2 yıl falan beklemeye gerek yok, 6 ay içinde geçilebilir" dedi ve ekledi: "Bunda anlaşırsak adı Millet olmaz ama farklı bir ittifak olur, biz de katılırız. Adının değişmesi gerekir çünkü Millet İttifakı farklı bir yerden geldi. Farklı bir kompozisyona sahip. Mutabakat sağlanırsa ismi değişmeli..." Gelecek Partisi Lideri Ahmet Davutoğlu'nun da ittifaka katılma şartı olarak tüm partilerin 'eşit' temsil edilmesini ve Millet İttifakı'na eklemlenmiş görünmemek için ittifakın adının değişmesini istediği yansıdı kulislere. Demek ki hem Deva hem de Gelecek Partisi yönetimi ittifaka katılmaları durumunda Millet İttifakı yerine yeni bir isim bulunmasını istiyor. Ben isimden ziyade Deva Partisi'nin geçiş süreci protokolü üzerinde durmasını anlamlı buluyorum. Muhalefetin gösterdiği aday Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanırsa seçilen kişi mevcut yetkilerinin hangilerini kullanacak, hangilerinden feragat edecek Ne kadar süre sonra sistem değişikliği için halkın kapısı çalınacak Meclis'te 360'ı bulamazlarsa yani parlamenter sisteme geçmeye güçleri yetmezse ne yapacaklar Bütün bunlarda madde madde anlaşıp halkın karşısına öyle çıkmalılar. Bu arada Davutoğlu'nun 'eşit' temsil ısrarı da bana ilginç geldi. Yeni kurulan partiler kabine dağılımında eşit sayıda bakanlık talep ederse partiler arası pazarlıklar iyice