Hayatın asli anlam ve hedefini kaybeden fert ve toplum hızla kendine yabancılaşıyor. Modern hayat olağanüstü teknolojik ilerlemelere ve temin ettiği konfora rağmen bir türlü fert ve toplumun yaşama zevkini, huzurunu ve geleceğe güvenle bakabileceği sağlam karakteri temin edemiyor. Bilakis pahalı zevklere tutkuyla bağlanan kitleler en ucuz duyguları
Türkiye'de güya tekfircilik ve fitnesiyasal ve toplumsal kargaşa riskini önlemek adına dört dörtlük bir tekfircilik ve fitnecilik hareketi devreye sokuluyor. Hem de son derece politik ve popüler bir figüre dönüşen cübbeli, sakallı ve şalvarlı bir tarikat ehli marifetiyle siyaset ve toplumu birbirine karşı kışkırtan bir iklim canlı yayında televizyo
"Sanat güneşimiz" Zeki Müren ömrünün son demlerine doğru "alkışlarla yaşıyorum" şarkısıyla hayat tarzını tarif ediyordu. Türkiye'de toplum ve devlet de (ne kadar aksini ifade ederse etsin) sloganlarla yaşamakta inat ediyor. Sloganlar dönem dönem değişiyor hatta sloganların, slogan ve sembollerin temsil ettiği ideolojiler için ölümün bile göze alınd
Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (sav) hayatının her döneminde "el emin" sıfatıyla tanındı ve düşmanlarından dahi daima saygı gördü. Kur'an-ı Kerim, Allah Resulü'nün eşsiz karakterini tanımlarken "en güzel ahlak üzere" olduğundan hiç şüphe edilemeyeceğini vurguladı ısrarla. Nihayet, emanet ve sadakati karakter edindiğimiz oranda kamil mü'
Hayatın ve evrenin hakikatini gereği gibi kavrayamadığımız için ağır sancılar çekiyoruz. Fıtratımızın sesini ve taleplerini bastırdığımız için de hem kendimize yabancılaşıyoruz hem de huzursuzluk katsayımız artıyor. Şeytanın vesveseleri insanı hakikate karşı bazen düşman eder bazen de umursamaz kılar. Bu vesveseler insanın yaradılış gayesi olan hay
Neden hayatımızın neşesi kaçtı Artan hayat pahalılığını, durmaksızın büyüyen şehirlerin içinde küçüldükçe küçülen insani münasebetleri, giderek artan trafik stresini, işgal ve katliamların tetiklediği kitlesel göç hareketlerini, işsizlik ve ahlaki yozlaşmayı görmezden gelmiyoruz elbette. Fakat hayatın anlamı ve hedefi noktasında küresel ölçekte cid
Tamam, Madrid'te eşsiz bir destan falan yazılmadı, NATO çatır çatır dize getirilmedi ama uzun ve zorlu müzakereler sonucu İsveç ve Finlandiya'yla imzalanan memorandum için "Türkiye'ye verilen bir tür diş kirası" gibi çirkin benzetmeler de ayıptan öteye alenen aşağılık kompleksine işaret ediyor. Dahası Batı'yı ve Batı diplomasisini analiz etmekten ö
Türkiye'nin Madrid'deki NATO Zirvesi'ne dair öncelikli gündemi İsveç ve Finlandiya'nın üyelik sürecine dair itiraz ve şartlarıydı elbette. En üst perdeden ve olabildiğince sert bir tarzda dile getirilen itiraz ve şartlar İsveç ve Finlandiya'nın ötesinde Amerika ve Avrupa Birliği ülkeleriyle Türkiye arasında da ciddi bir gerilim ve zorlu müzakere sü
Son dönemde NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in Türkiye'yle alakalı açıklama yaparken en çok kullandığı vurgu hiç şüphesiz "Türkiye'nin endişelerini dikkate almalıyız" cümlesinde kendisini gösteriyor. Bugün (28 Haziran'da) Madrid'de başlayacak NATO Zirvesi'nde Türkiye'nin İsveç ve Finlandiya'nın üyelik müracaatlarını veto etmemesi için Stolten
Etrafımızda sular durulmak bir tarafa geçen her vakit siyasi, askeri ve ekonomik hesaplar ciddi ciddi değişiyor, hesaplaşmalar giderek sertleşiyor. Mesela İsrail son üç yıl içerisinde beşinci kez seçime gitmeye mecbur kalıyor. Lakin Başbakanı Naftali Bennet ile İsrail'de koalisyon hükümetinin iki asli unsurundan biri olan Dışişleri Bakanı Yair Lapi
© 2016