Şu 72 saati hiç yaşanmamış kabul etmek mümkün mü

Cuma günü akşam üzeri saatlerinde başlayan fırtına, dün öğleden sonra saatlerinde yerini sükunete bıraktı.Kimi çok sevinçli taraftarlara göre siyasi hayattaki her şey, perşembe akşamı kaldığı yere bile değil, ondan da iyi bir duruma erişti; Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığı İyi Parti tarafından da kabul edildi, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak Kılıçdaroğlu'nun gelecekteki kabinesine eklemlendi.Bir nevi 'Güçlendirilmiş Cumhurbaşkanlığı Sistemi' yani.Muhalefet seçmenlerinin veya gönlü muhalefetin kazanmasında yana olanların bir bölümü bu duruma seviniyor.Bu sevinci görünce duraksadım, ortada sahiden sevinilecek bir şey var mı Muhalefetin durumu, sahiden kaldığı yerden daha iyi mi şimdiBu konularda büyük konuşmamak lazım biliyorum; ama ben kendi adıma hala 'normal' ve 'makul' diye bir şey olduğuna inanmak isteyenlerdenim ve bu yaşananların hiçbiri, sonuç ne olursa olsun normal de değil, makul de.Uzun zamandır Türkiye'nin kötü yönetildiğini düşünüyorum, bunu da yazıyorum. Kötü yönetilmesinin en önemli sebebi liyakatsizlik kuşkusuz ama liyakatsizliği yaratan bir sebep de var: Hiçbir yönetici kendisinden daha bilgili ve becerikli bir yardımcıyla çalışmak istemez. Liyakatsizliği yaratan şey en önce budur; yöneticinin kendisinin yetersiz olması.Gelecek için ümit besleyen milyonlar, muhalefetteki lider ve yönetici adaylarının mevcut Tayyip Erdoğan ve yönetiminden daha yeterli olduğunu düşünmek istiyordu. Peki ama şu son 72 saatte yaşananları, karşılıklı söylenenleri gördükten sonra acaba bu insanlar hala muhalefetteki lider ve yöneticilerin Tayyip Erdoğan ve kurmaylarından daha yeterli ve yetkin kişiler olduğunu düşünüyorlar mıMeral Akşener'in bırakın bir B ve C planının olmasını A planının bile olmadığı; hadi onun yoktu, partisinin koca koca isimlerinin de ne strateji ne taktik, topa gelişine vuran insanlar olduğu da ortaya çıkmış olmadı bu 72 saatteYa CHP'ye ne demeli Hadi Kemal Kılıçdaroğlu sükunetini ve kibarlığını korudu, Meral Akşener'i isim vermeden 'Erdoğan üslubuyla konuşmak'la eleştirmekle yetindi ama ya kurmayları ve onların sosyal medya ordusu ne yaptı Söylenenleri, yazılan çizilenleri, sosyal medyadan ve başka kanallardan verilen gazları, ithamları yok mu sayacağızHadi bunların hepsi 'meta siyaset.' Yani sokaktaki insanı çok da ilgilendirmeyen, siyaset esnafı arası lakırdılar. Ama sahiden şu son 72 saatin sokağa hiç yansımadığını mı düşüneceğiz Deprem gündeminin ortasında yarın Türkiye'yi yönetme iddiasındaki muhalefetin kendi içinde ne derece çirkinleşebileceğini insanların fark etmediğini, bu 72 saatin insanların ağzında ekşi bir tat bırakmadığını mı düşüneceğizOturup bir muhasebe yapalım:Bunca hadiseyi çıkaran Meral Akşener ve partisi sonunda ne elde etti Güvenilmez bir müttefik olduğunu, her an söylediği her şeyden vaz geçebilecek bir karaktere sahip olduğunu