Bilim ve düşünce ürünlerinin ortaya konulmasından daha fazla sanat ve edebiyat ürünlerinin, deyim yerindeyse, görücüye çıkmasında dergilerin işlevleri yadsınamaz. Bir bakıma, ilk ses verme, ilk adım, koşuya veya yarışa çıkmanın ilk hazırlık alıştırmaları dergiler yoluyla yapılır. Elbette ilk ses, ilk adım, ilk alıştırmaların bir kısmı, belki çoğunluğu da dergilerde zamanın hafızasına kaydedilmiş olarak kalırlar. İlgililerin, merak edenlerin, araştırma ve inceleme gereğinin dikkatini karşılamak üzere orada, dergilerde zamanını beklerler. Bu yönüyle dergiler, özellikle sanat ve edebiyatın ürünlerinin, verilerinin koruyucuları, hafızaları, arşivleri işlevini de üstlenmiş olurlar. Bir de, kitabın habercisi, öndeyişi, oluşmasının durağı gibi bir evreyi temsil ederler adeta. Öte yandan dergiler, geçmiş ürünlerin, birikimlerin varlığını hatırlatma, onlarla yeni bağlar kurma, düşünce, sanat ve edebiyatın sürekliliğini sağlama gibi, asla unutulmaması gereken bir dikkati, bir uyarıyı sağlarlar. Kültürün, uygarlığın oluşumunda olduğu kadar, yaygınlaşmasında, yenilenmesinde, canlılığının sağlanmasında, insan ve toplumun bunları özümlemesinde de, dergilerin pek farkında olunmayan bir işleve, etkiye sahip olduğu, geç bir zamanda anlaşılmıştır, denebilir. pushfn('ads'); Bu çerçevede, kısa süreli etkinlikte bulunmuş, belli bir bölge veya şehre münhasır olsa bile, dergilerin önemi, etkinliği, oluşturduğu belli bir hava değerli görülmelidir. Söz konusu edilecek dergileri bu açıdan değerlendirmenin yerinde olduğu düşünülebilir. On beş yıldır iki ayda bir yayımlanan ve 88. sayıya ulaşan Edebiyat Ortamı dergisi, her sayısında bir yazarı ve eserlerinden örnekler vermek suretiyle, dergiciliğe yeni bir boyut getirmiştir. Söz konusu sayıda Seyyid Nesimi'yi Sadık Yalsızuçanlar'ın çalışmasıyla okuyucuya sundu. Seyyid Nesimi, şairliği yanında, 15. yüzyıl çerçevesinde İslam dünyasının görünümünü bir yönüyle simgeler bir kişiliktir. Ancak öncesi yüzyılların ve günümüze kadar evrilen dönemin sorunlarının sürüp geldiğini gözlemlemek bakımından, birtakım ipuçlarını barındırdığını da göstermektedir. Bütün olup bitenlerin ötesinde, Nesimi'nin derisi yüzülerek idam edilmesi, onun trajedisini meydana getirmektedir. Siyasi iktidarların, İslam toplumlarında nasıl yıkımlara yol açtığını ve hâlâ sürdürdüğünü düşünmenin gereğini de böylece hatırlatmakta, uyarmaktadır. pushfn('ads'); Ayrıca dergide Ali K.Metin'in "Rasim Özdenören Boşluğu", Cahid Efgan Akgül'ün "Çarpılmışlar",