Sokak Köpeklerinden Siyaset Devşirmek

ÜLKEMİZDE bir sokak köpeği sorunu var. Hemen her gün yaşanan köpek saldırılarından sonra bu sorunun varlığını tartışmak abesle iştigaldir. Dahası aklı başında, sağ duyulu insanlar için bu sorunun çözümünü tartışmak da yersiz. Çünkü çözüm de belli; sokaklarda yaşayan köpeklerin sayısı belli bir seviyenin altına çekilmeli. Sayıyı azaltmanın yöntemi de köpekleri barınaklarda toplamak. Barınaklar vasıtası ile sokak köpeklerinin sayısı azaldıktan sonra da bir daha yükselmemesi için gerekli tedbirleri alınmalı. O tedbirlerin başında da sokaktaki köpeklerin gelişi güzel beslenmesini engellemek geliyor. Her aklına gelen iyi bir iş yapıyorum düşüncesi ile, kendini iyi, merhametli, sevgi dolu hissetmek için köşe başına bir kap mama bıraktığında köpeklerin sayısı kontrolsüz artıyor. Eğer bu makul tedbirler bugün alınmazsa çok yakın bir gelecekte itlaf gibi daha ağır tedbirleri almak zorunda kalacağız. Köpek sayısı kısırlaştırma, barınaklarda toplama gibi önlemlerle kontrol altına alınabilecek sınırı aştığında başka çare kalmayacak. Yerel yönetimlerin acilen tedbir alması gerekiyor. Bir odak konuyu ısrarla siyasallaştırmak, sınıfsal bir meseleye dönüştürmek gayretinde. Köpeklerden yola çıkarak veya bir barınakta yaşanan münferit bir kötü olayı bahane ederek konuyu iktidarı eleştirmenin bir vasıtası haline getiriyorlar. Hayali hayvanseverliklerini siyasal bir pozisyona dönüştürmek, kendilerini hayvan dostu iktidarı da hayvan katili olarak sunmak istiyorlar. Bu tutumun ne sokak köpeklerine ne de siyasal ajandalarına bir faydası olur. Eğer başarılı olur ve meseleyi siyasallaştırırlarsa seçmenin büyük bir kesimi, memnun olmayacaktır. Tuzu kuru muhaliflerin oturdukları lüks semtlerin, korunaklı sitelerinde pek hissedilmese de sokak köpekleri gerçek bir sorun. Köpeklerin