Bu ne biçim aşk

Cumhurbaşkanımız ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, memur ve emeklilere yapılan zammı açıklarken haykırdı: BİZ SİZE ÂŞIĞIZ! Vay canına, bu ne büyük bir itiraf. Bize âşık olan bir Cumhurbaşkanımız var! Sevinin, halaylar çekin, havai fişekler patlatın! Aşk bu aşk!Ben de acayip mutlu oldum, aşk bahsini kapamıştım ama bu sözleri duyunca ayaklarım yerden kesildi. Âşık adam neler yapmaz ki, Leyla'nın aşkından kendini dağlara vuran Mecnun'u, Şirin'in aşkından dağları delen Ferhat'ı anımsayın! Ah nankörler, ah kıymet bilmezler, sizin için gece gündüz çalışan, hepinizin evine ekmek getiren, sizi tatillere gönderen, altınıza son model arabalar çeken bir âşığınız var!Ama o da ne Bize âşık Cumhurbaşkanımız 11 milyon emekliyi görmezlikten geliyor hatta ara sıra "Şu emekliler olmasa da yurttaşlarıma duyduğum aşkla daha güzel şeyler yapabilsem" diye düşünüyor. Mesela tekne alabilsem hatta uçak alabilsem. Emekliler siz zaten yaşadınız yaşayacağınız kadar. Ha içinizde 68-78 olaylarında işkence görenleriniz var, dostlarınızın pek çoğu polis kurşunu ile öldürüldü. Dua edin yaşadığınıza! Köşenizde oturun, sıkı sıkı giyinin. Tatil hayalleri kurun, ardından elinizde poşet ekmek kuyruğuna girin, yağ kuyruğuna girin. Böylece sosyalleşirsiniz. Zaten yaşınızı başınızı aldınız, aşk sizin neyinizeAma o da ne Cumhurbaşkanımız ve AKP Genel Başkanı bir anda âşık olduğunu unutup evin babası gibi bizleri azarlıyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu! Şöyle, Cumhurbaşkanı'nın aşkına inanmayanlar, durup durup miting yapıyorlar, işyerlerinin kapılarında hak arıyorlar. Laik eğitimden söz ediyorlar, bütçesi üç bakanlığın bütçesinden fazla olan Diyanet'in kapatılmasını istiyorlar. Pasif protesto eylemi yapanların sayısı da giderek çoğalıyor. Akaryakıta her gün yapılan zamlardan sonra örneğin İstanbul'da trafik son yirmi yılda ilk kez bu kadar tenhalaştı. Pek çok kişi ütü yapmaktan vazgeçiyor, bulaşık makinesi kullanmayanlar epeyce çoğaldı. Büyük çoğunluk tek lambayla geceyi geçiriyor. Kombisi olanlar tek odada oturmaya başladılar. A evet unuttum, içki ve sigara zamlarından sonra aşka inanmayan tekeller kepenk indirdi, sarma sigara artık herkesin cebinde ve aşağı yukarı on evden birinde içki laboratuvarları kuruldu. Adam aşkla mest olmuş, içmesin mi Bir de bu açıdan düşünün.Hem âşığımız hem babamız bunlara böyle sesleniyor: "15 Temmuz'da o sokağa dökülenlere bu millet nasıl dersini verdiyse siz de dökülün, siz de dersi evvel Allah alırsınız!" Aman Tanrım, birden aklıma 15 Temmuz'da emir kulu gencecik askerlerin boğazları kesilerek nasıl öldürüldükleri geldi. Ve ardından milletin iç çamaşırlarıyla tankları nasıl durdurdukları aklıma geldi. Ardından hiçbir şeye karışmamış ama babamız ve âşığımızı kandıran pek çok kadın ve erkeğin nasıl maaşa bağlandığı aklıma geldi.Ayaklarım yerden kesilmişti ya, babamızın bu sözlerinden sonra ben acaba nerelere sığınabilirim diye epey kafa yordum. Ve vallahi de billahi de sığınacak yer bulamadım, gözüne ışık tutulmuş tavşan gibi donup kaldım.Ve birden