Diyanet Akademisi ve Siyasi Tutarsızlık

AKP Konya Milletvekili Hacı Ahmet Özdemir ve 36 arkadaşının "Diyanet Akademisi" önerisi, CHP ve İYİ Partili kimi milletvekillerinin de verdiği kabul oyu ile TBMM'den geçmiş, üstelik öneriye bir tek "ret" oyu kullanan çıkmamıştı.Medreselere hukuksal temel sağlayan bu yasaya ilişkin gelişmeleri okurlarımıza aktarmıştık.Bugün de yasa önerisi TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu'nda görüşülürken CHP'li üyelerin yazdığı karşı oy yazısından söz edeceğiz. CHP'li Yıldırım Kaya, Burcu Köksal, Serkan Topal, Suat Özcan, Mustafa Adıgüzel ve Ali Keven'in imzalarını taşıyan yazıda, yasa önerisinin anayasaya ve anayasada yerini korumakta olan devrim yasalarından Şeriyye ve Evkaf Vekâleti'nin Kaldırılması ile Öğretim Birliği (Tevhid-i Tedrisat) yasalarına birçok yönden aykırı olduğu açıkça dile getirilmiş!CHP'nin karşı oy yazısında çok önemli saptamalar var. Birkaç örnek:- Diyanet İşleri Başkanlığı'nın anayasa ve yasalar gereği, halka, halkın bir kesimine doğrudan eğitim verme görevi bulunmamasına karşın, öneri ile Diyanet'e bu görev yükleniyor.- Öneriyle, Kuran kurslarının yanında "Kuran Eğitim Merkezleri" adı altında yeni eğitim ve öğretim faaliyetlerini genişletme yoluna gidiliyor.- Yasa önerisiyle kurulan "Kuran Eğitim Merkezleri" ve "Dini Yüksek İhtisas Merkezleri"nin hedef kitlesinin kimler olacağı belirsiz.- Hizmet vermekle yükümlü Diyanet İşleri Başkanlığı, eğitim vermekle yükümlü Milli Eğitim Bakanlığ'nın yerini alıyor.- Diyanet İşleri Başkanlığı'nda çalışacak görevlilerin Diyanet Akademisi üzerinden önce aday din görevlisi, ardından sözleşmeli personel, sonra da kadrolu memur olarak atanması öngörülerek anayasanın ilgili hükmüne uyulmuyor ve kamu personel rejimi altüst ediliyor.CHP'nin karşı oy yazısında ayrıca, Diyanet Akademisi'nin "mesleki eğitim verme, araştırma yapma, eğitim programları geliştirme, ölçme değerlendirme" gibi görevler üstlenmek üzere kurulduğu da belirtilerek şu yorum yapılmış:"Diyanet Akademisi bir tür 'Diyanet Medresesi' olarak düşünülmüştür, denilebilir. Bu nedenle, önerinin yasalaşması, anayasa madde 136'nın kendisi için çizdiği çerçevenin dışına sıkça çıkarak 'dini siyasete alet etme