Ressamların Komet kavgası

Ölenin arkasından konuşulması, kötü söz söylenmesi hoş karşılanmaz. Çünkü onun kendini savunma, size cevap verme şansı yoktur artık. Büyük bir insanlık suçu işlemediyse, başkalarına zarar veren alçakça bir hayat sürmediyse tabii.Ressam Komet'in vefatının ardından Paris'te yaşan sanatçı Utku Varlık kişisel bloğunda yazdığı bir yazıyla bu basit, insani kuralı yerle yeksan etti.Ressam Komet 25 Eylül 2022'de İstanbul'da vefat etti.Yazısına "Acaba sanatçı olmak bir ayrıcalık mı Tamam ölüm bir kurtuluş, senin adın yazılı bir kapıdan çıkış ve gidiş ve dönüş yok ama geride bir yaşanmışlık kalıyor ve ben buna 'yaşanmışlığın arka odaları' diyorum, gerçeğin sandıklarda naftalin kokan başka bir gerçeği, her dönemde değiştirilen kurumuş kabuklar, kirli çamaşırlar ve de içinden sararmış fotoğraflar taşmış bir albüm, babasının gönderdiği mektuplar, iple bağlı..." cümleleriyle başlayan Utku Varlık, önce Komet'in ardından yazı yazanları eleştiriyor.Haberin DevamıArdından öğrencilik yıllarından başlayarak Komet'in kendisini entelektüel olarak pazarladığını ama hiç kitap okumadığını, sonrasında Paris'te eğitim için devletten aldığı bursu ödemeyince babasının zor durumda kalıp kendisine yazdığı mektubu, hakkında konuştuğu için döveceği haberini ilettiğinde tanıdıklarının nasıl araya girdiklerini anlatıyor.SAHTE BOHEMUtku Varlık gerçek adı Gürkan Coşkun olan sanatçının Komet takma adını nasıl aldığını ve bu adı kullanmaktan neden vazgeçmediğini şöyle anlatıyor:"İşte bir anı: 60 yılları Akademi'deydik, sen ve birkaç kişi serseri Şener'in peşinde dolaşıyordun ve bu nedenle sana bir takma isim yapıştırmıştık: 'Bill Haley ve Kometleri' - 50 yılları ilk rock şarkıcısı - sonuçta bu isim sana yapıştı, ressam ismin oldu bu Gürkan Coşkun, niçin bu gerçek ismini kullanmadın, çünkü o sahte bohemine yakışmayacağı için!"MELİH CEVDET YÖNTEMİYLE TEHDİTUtku Varlık yazısında bir dönem arkasından konuştuğu için Komet'i döveceği haberini gönderdiğini, dostlarının araya girmesiyle bundan vazgeçtiğini ve bu gibi durumlarda Melih Cevdet Anday'ın tavsiyesine nasıl uyduğunu şöyle anlatıyor:Haberin Devamı"İlgi alanımdan çıkalı 25 yılı geçkin, eş dost bana telefon edip, seni her yerde eleştiriyor, daha çok resim alan çevrelerde, sen burada yaşamıyorsun, iyi değil onun yaptığı! Bir gün telefon ettim, 'Bir ay sonra bir fuar var, geliyorum, seni orada döveceğim!' Bu bana 1979'da Melih Cevdet Anday'ın bir tavsiyesiydi; eğer derdini sözle anlatamıyorsan, döveceksin, demişti ve de bir gece Oktay Rıfat'la canlarını sıkan Bedri Rahmi'nin atölyesine gidip onu nasıl dövdüklerini, kolunu ve seramiklerini kırdıklarını anlatmıştı! Çok gülmüştüm hocanın başına gelenlere. Telefonumdan on dakika sonra her yerden telefonlar: 'Utku yapma, isteyerek yapmamış, yemin etti, sen anlayışlı adamsın, sanatçılar arasında böyle şeyler olur!' İçlerinde çok iyi dostlarım da vardı, sesimi çıkartmadım!"Haberin DevamıYazısını Komet'in Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'ndeki cenaze töreniyle noktalıyor Varlık:"Bugün 29 Eylül Perşembe, 1965'te bir sene uzaklaştırıldığın Akademi'de devasa bir bayrağın altında, üstünde ölüme dair bir dua yazan örtünün altındaki tabutta uzaya bir yolculuk törenini, Kazantzakis deyimiyle bir karanlıktan öbür karanlığa giderken aradaki şu küçük ışık alanını da böyle bulandırdık, yazık!"YANIT BEDRİ BAYKAM'DAN GELDİUTKU Varlık'ın bu saldırgan yazısına cevap ressam Bedri Baykam'dan geldi. Baykam'ın 3 Kasım tarihli Cumhuriyet gazetesindeki köşe yazısının başlığı 'Yüz kızartıcı bir yazıya kaçınılmaz yanıt' adını taşıyordu:"Beni insanlığımdan bu kadar utandıran bir yazıya ömrümde pek az rastladım. Bu yazı, beyefendinin özel sitesinde, Komet'in ölümünden dört gün sonra yayınlanmış. Yani nasıl bir kin varmış ki içinde, ölüm haberini aldıktan sonra oturmuş ve derhal yazıyı döşenmiş. Herhalde sonra da keyifle sağa sola haber vermiştir....Haberin DevamıDüşünüyorum da hangisi daha iyi, bu alçak seviyelerde kendini yerle bir ettikten sonra