İşi bilmeyenler hep iktidar mı olacak

Kim ne verirse 5 lira fazlası benden dedikten sonra ülkeye 10 yıl kaybettiren kimdi Ya da herkese 2 anahtar dedikten sonra fakirliği herkese yaygınlaştıran...

Herkesi erken emekli eden ile emeklilik sistemini düzeltmek yerine ikinci kez EYT'yi çıkartarak sistemi çökertenler...

Her ile üniversite mantığı ile bu ülkede ara elemanı yok eden, vasıfsız ama üniversite mezunu gençlerle işsizliği körükleyen...

Sağlıkta temel kuraldır: Teşhis tedavinin yarısıdır.

Teşhisi doğru koyamazsan tedavi de tümden yanlış olur.

Örnek mi Bakın 2021 yılındaki faiz indirme politikasına... Ortada Nass var dediler, faiz sebep enflasyon sonuç dediler... Ülkenin kalkınmasının önünde en büyük engel faizdir dediler.

Ve ekonomide geldiğimiz yer ortada...

Bir ülkede deneme-yanılma bu kadar uygulanır mı Bir ülkenin kaderi bu kadar cehalet fikirlerle yönetilme gibi kadere maruz bırakılabilir mi

Bakın son günlerde sıkça yazıyorum ama tekrar edeceğim: Türkiye'de siyasi partiler maalesef birer fikir kurumları yerine çıkar örgütleri haline geliyor.

Bunun önüne kesinlikle geçmek zorundayız. Çünkü siyasiler kendi kaderleri için ülkenin kaderini çok rahatlıkla yakabiliyorlar.

Şu anki demokrasimiz çıkarlar yarışması haline gelmiştir. Kimse ülkenin ve milletin çıkarını ana merkeze oturtmuyor. Aynı şekilde milletin de kısa vadeli anlık çıkarlar daha fazla hoşuna gidiyor.

Ülkenin uzun vadeli çıkarlarına nerede ise tek bir yatırım yapılmıyor.

Bunları neden yazdığımı şimdi söyleyeyim: Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sosyal medya paylaşımında, cari açığı azaltacak ve ülkenin kalınmasına yardımcı olacak diye yüksek teknoloji ürünlerin üretimine 300 milyar lira destek sağlanacağını açıkladı.

Bakınız net söyleyeyim: Keşke bu işler kredi ile dönebilecek kadar basit olsa...

Bu yaklaşım bana 2021 yılında "faizleri düşüreceğiz ve yatırım artacak, kurlar yükselince ithalat azalacak ve herkes o malları düşük faizle Türkiye'de üretecek" zihniyetinin bir başka yansıması olarak geldi.

Hatırlar mısınız 2018 yılını... 23 adet yatırım projesi için teşvik belgesi düzenlenmişti. Hatta bu teşvikler o kadar güçlüydü ki, adına da "Proje Bazlı (Süper) Teşvik Sistemi" denilmişti.

Bu yatırımlara, 1-vergi teşviki, 2-istihdam teşviki, 3-finansal destekler, 4-yatırım yeri desteği ve 5-diğer destekler adı altında adeta deste üstüne destek verilmişti.

Sahi, çok büyük törenle lanse edilen o yatırımlar ne oldu Hani sadece bu yatırımlar sayesinde cari açığımız 19 milyar dolar iyileşecekti

Mesele şudur: Türkiye 80-90 arası kalkınma programı haricinde hiç bir kalkınma programı uygulamadı.

Kalkınma programı öyle finansçıların sandığı gibi plansız-programsız olmuyor. Hele hele kredi veririm ve kalkınma sağlanır düşüncesi sadece bir rüyadan ibarettir.