Ukrayna'da akan kan, gözyaşı ve milyonlarca masum insanın göçe zorlanması büyük bir dramdır. Aynı durumu 1974'te yaşamış biri olarak Ukrayna halkının acısını paylaşıyorum ve buna neden olan saldırgan ve yayılmacı emperyalist güçlerin kirli emellerini ve aç gözlülüğünü lanetliyorum. Ukrayna'daki krizin bir an önce sonuçlanması dünya barışı, huzuru ve pandemi nedeniyle zaten sıkıntıda olan ekonomiler için elzemdir. Ukrayna'da yaşananlar nedeniyle Rusya'ya karşı uygulanmaya konulan yaptırımlar KKTC ve Anavatan Türkiye için bazı fırsatları da beraberinde getirmiştir. Ekonomik ve siyasi fırsatlar muhakkak değerlendirilmelidir. Elde edilecek ekonomik ve siyasi kazanımların ülkemizin kaderini etkileyebilecek boyutta olduğunun farkındalığı içerisinde hareket etmemiz gerekmektedir. BM Güvenlik Konseyi'nin iki güçlü üyesi Rusya ve Çin yetkililerinin Ukrayna'da yaşanmakta olan kriz vesilesiyle Kıbrıs Barış Harekâtı ve KKTC'nin meşruluğunu onaylayan önemli açıklamalarda bulunduklarını geçtiğimiz haftaki yazımda paylaşmıştım. Önümüzdeki süreçte Çin ve Rusya, Türk askerinin Kıbrıs'taki mevcudiyetine 'işgal' diyemeyecek, KKTC'nin kuruluşunu da 'silah zoruyla kurulmuş devlet' diye damgalayamayacaktır. Bu konuyla ilgili olarak St. Petersburg Üniversitesi Öğretim Görevlisi ünlü Türkolog, Dr. Apollinaria Avrutina, Ukrayna'daki son gelişmeleri değerlendirirken "Rusya'daki bu harekâtın algısı tıpkı Türkiye'deki Atilla Harekâtı, Kıbrıs Barış Harekâtı algısıyla karşılaştırılabilir" dedi ve "Bu, Ruslar için Atilla Harekâtı'dır" ifadelerini kullandı. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) üyesi oldukları Avrupa Birliği'nin (AB) Rus uçaklarına hava sahasını kapatma kararına uymasına Lefkoşa'ya akredite Rus Büyükelçisi Stanislav Osadchiy tepki gösterdi. Osadchiy bunun bir sonucu olacağını ve Rus turistlerin yaz sezonunda Kıbrıs Rum Kesimi yerine Türkiye'ye yöneleceğini belirtti. Osadchiy, "Kıbrıs Rum Kesimi, Rus turistlere nasıl ulaşacak Onlar gelmeyecek. Nereye gidecekler Türkiye'ye. Onlar paralarını orada harcayacak Yaz sezonu geliyor. Siz Kıbrıs Rum Kesimi hava sahasını Rus uçaklarına kapattınız mı Kendi ayağınıza sıktınız." dedi. İşte tam da bu noktada ABD ve AB'nin Rusya'ya karşı uyguladığı ekonomik ve siyasi yaptırımlar, Yunanistan ve GKRY'nin bu yaptırımlara katılması, Moskova'yı doğal olarak yeni arayışlara yöneltti. KKTC'nin Ruslar için önemli bir alternatif olarak ortaya çıkmasını sağladı. Türk medyasına konuşan Rusya Siyasi Araştırmalar Enstitüsü Müdürü, eski milletvekili ve bir dönem Putin'in Basın Sözcülüğünü yapan Sergey Markov, yeni durumun KKTC için önemli bir fırsat olduğunu söyledi. Anavatan Türkiye'nin Rusya'ya yönelik yaptırımlara dâhil olmaması hem Türkiye hem Rusya için fırsatlar doğurmuştur. Rusya, Türkiye açısından önemli bir ticari ortaktır. Turizm, sektörü bu ekonomik ilişkide büyük bir yere sahiptir ve bilindiği üzere her sene ortalama 5-6 milyonun üzerinde Rus turist Türkiye'ye gelmektedir.