Demokrasi rayına oturursa ekonomi düzelir

Bir tarafta geçimini sağlamaya çalışan nice yoksul Diğer tarafta, dünden kalma olup ekmeği bayat diyerek atanlar Bir tarafta, oldukça kalabalık evlad-ı ıyalleriyle gecekondularda ömür tüketen yoksul aile Diğer tarafta lüks dairelerde hayatlarının keyfini çıkaran nice aile

Bir tarafta, eski püskü elbiseleri giyen nice fakir aile... Diğer tarafta, elbiseleri ve çamaşırları dolaplarını tıkış tıkış dolduran, bir giydiğini bir daha giymekten imtina edenler... Bir tarafta, çocuğuna bir oyuncak bile alamayan nice ebeveyn... Diğer tarafta; lüks cep telefonu, tableti olan aileler...

Bir tarafta, evinin kirasını ödeyemediği için kapı dışarı edilen nice aile... Diğer tarafta, lüks dairelerde hayatının keyfini çıkaran, tasarruf nedir bilmeyen, debdebe içinde yaşayanlar... Bir tarafta, ilgililerin lütfettikleri ancak asgari ücretle aybaşını getirmeye çalışan nice gariban... Diğer tarafta, üç-dört maaş alarak, hayat pahalılığının nasıl bir şey olduğunun farkına bile varmayan iktidar çevreleri...

Evet yirmi bir yılın sonunda, "ekonominin kitabını yazmışız" diyenlerin döneminde ekonomide Türkiye'nin içine düşürüldüğü vahim ve korkunç çöküş böyle.

Ama iktidar, sürekli olarak, kendilerine şartsız itaat eden taraftarlarına verdiği maddi imkânlarla, deyim yerinde ise bir eli yağda bir eli balda olan kesimlerle irtibat halinde olduğu için, ekonomideki vahim gidişatı göremiyor veya görmek istemiyor.

Hâlen bu kötü gidişatı fark edemeyenler veya parti tarafgirliğinden dolayı görmek istemeyenler; lütfen bir de marketlerdeki fiyat etiketlerine bir baksınlar veya yoksul aileleri bir ziyaret etsinler.

Her ne kadar, ülkeyi bu tehlikeli duruma sürükleyenler ortalığın süt liman olduğunu söyleyip dursalar da, durumun hiç de söyledikleri gibi olmadığınıkahir ekseriyeti yaşayarak görüyor.