Haftanın notları: Alçak dünya

Hiçbir ideolojik bağa önem vermeyen; bir dünya tasavvuruna sahip olmayan ve her yanına gelene "dükkân sizin" tavrı takınan biri, ülkeyi yönetirse ne olur Ülke dükkân olur; her gelen kasaya el atar. Bu kadar açık! Dünyanın hegemonları gitgide daha pervasızca alçaklaşıyorlar. Geçen hafta G7 Zirvesi yapıldı, malum. Peki nerede Japonya'da... Başka şehir yokmuş gibi Hiroşima'da... 6 Ağustos 1945'te şehri dümdüz eden ve bir anda 140 bin kişiyi yok eden ABD eşliğinde bir araya gelen "zenginler kulübü" Hiroşima'dan mesaj verdi: "Dünya barışı tehlikede... Daha geç olmadan barış için elimizden geleni yapmalıyız." Japonlar bu aşağılanmadan hiç kurtulamayacaklar mı Hiroşima'nın yeniden normal hayat sürülen bir şehre dönüşmesi gerekiyor muydu Bir gaddarlık anıtı olarak şehri yıkılmış hâliyle bırakmaya bile cesaret edemediler; bomba izlerini silmeye zorlandılar. İşte G7 Zirvesi boyunca, o şehirde ABD Başkanı Biden (fotoğraflara bakarsanız görürsünüz) Japonya Başbakanı'na "bizim çocuk" muamelesi yaptı. Onun ve Zelenski'nin ensesinden tutup oraya buraya sürükledi. İbretlik... İbret almasını bilene elbette. Ömrünü nükleer silahların sınırlandırılması kampanyalarına adayan Avusturyalı eğitimci ve tarihçi Robert Jungk ilan etmişti: "Hiroşima'ya bomba atıldığında gelecek başladı!" Düşünür Günther Anders de durumu "bir kıyametin var olduğu gerçeğine karşı körlük" olarak yorumlamış ve "Atom bombasından sonra insan, insan olma özelliğiyle yok