Bu planda nükleer savaş da var mı

"Amaan bize ne, elle gelen düğün de olur ölüm de" deyip dünyaya aldırmadan hayatınıza devam ediyorsanız, sorun yok! Eh, gündelik hayat da böyle düşünenleri destekler gibidir. Mesela ev sahibinizin kira zammını düşünmekten Finlandiya'nın NATO üyeliğini sorgulamaya sıra gelir mi Allah korusun, savaş kendi göklerimizde patlayıncaya kadar bu tutum çoğumuza haklı görünür; yakın tarihi falan hiç aklımıza getirmeyiz. Fakat Batı Karadeniz'in kuzey sahillerinden Kuzey Kutup Dairesi'ne kadar bir bakın... Rusya'ya karşı çok ciddi bir cephe hattı oluşturuluyor. Bir de geri dönüp İkinci Büyük Savaş günlerine bakın... Kıta Avrupa'sının üzerine gamalı haç damgasının vurulduğu günlere... Yani Nazi işbirlikçisi ülkelerin Sovyetlerin üzerine yürümeye çalıştığı döneme... İşte o savaş cephesiyle bugün yavaş yavaş çizilen hat neredeyse aynı... "Anglosakson aklı" zamanında iki kez Sovyetlere savaş açan Finlandiya'yı da şimdi saflara katıyor. Daha garibi şu... Çok büyük bir çatışmayı ve nükleer felaketi sıradan bir ihtimal gibi konuşmaya başladık. Fark edenler vardır... Finlandiya NATO üyeliği hevesini karara bağlamadan hemen önce, yani mayıs başında dev nükleer sığınaklarını uluslararası medyaya açtı. Medyanın dili de ilginçti, olağan bir şey gibi övgüler yağdırıyordu. Sadece başkent Helsinki'de 900 bin kişi kapasiteli 5500 nükleer sığınak bulunuyormuş. (Başkentin nüfusu 600 bin bu arada!) Sığınaklarda tenis, voleybol sahaları ve yüzme