Bu dünya yalan dünya

Arka odada yazlık giysileri toplayıp kaldırmakla meşgulüm. Bir yandan da salondaki televizyon açık, kulağım orada. Putin'den yeni bir açıklama var mı ABD ve İngiltere'nin "Putin'in nükleer tehdidini ciddiye alıyoruz" açıklamaları yoksa bu iki ülkenin çoktan bir taktik nükleer silah kullanımına hazır olduklarını mı gösterir Kafamda bu sorular... Bir yandan da telefonuma gelen mesajlara bakmayı ihmal etmiyorum tabii... Ziraatçi arkadaşım, "Süt üreticisi zor durumda abi" diyor; "Çiftçi zaten hayvanlarını satıp şehre kaçma hesabında... Bu işin sonu sıkıntı olur!" Bir başka arkadaşım, "Bilirsin sen, bizim de içinde olacağımız bir savaş patlar mı" diye soruyor. İnternetteki haberlere bakıyorum... Birleşmiş Milletler toplantısı, Yunanistan'ın Fransa'yla ortak deniz tatbikatının yüksek düzeyli bir kışkırtmaya dönüşüp dönüşmeyeceği konusu, enflasyon, vd. TV'den bana gelen sesler pek kibar. Heyecan yok, iddia var. "Bembeyaz" bir özgüven izlenimi veriyorlar. "Sürdürülebilirlik hayati önemde" diyorlar. İçlerinden biri, "Ev ödevlerimizi yapmamız gerek; ilk iş 2025'e kadar karbon salımını çok aşağı seviyeye çekmek" diye konuşuyor. Bir hanımefendi, "Çevresel, yönetişimsel, sosyal kalitemizi iki yılda yüzde 150 yükselttik, gelecek kuşaklara umut veren bir firmayız" açıklaması yapıyor. Yahu ne oluyor diyorum, kendi kendime... Sunucu "İklim en önemli meselemiz olmalı, değil mi" diye soruyor.