İmam-ı Nesefî hazretleri, sağlığında iken evlâdının ana-babasına karşı kalbiyle yapacağı on vazifeyi şöyle bildiriyor:
1. Ana-babaya acımalı, onlara çok merhamet etmelidir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Merhamet etmeyene, merhamet edilmez, acımayana acınmaz.) Müslim
2. Ana-babayı sevmelidir. Her fırsatta ana-babanın ellerini öpmeli, sevdiğini hissettirmelidir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Annesinin ayağını öpen, Cennetin eşiğini öpmüş olur.) Şir'a
3. Ana-babanın sevinçlerine sevinmelidir. Bir şeye sevinince, (Ne iyi olmuş, hayırlı olsun!) gibi sözlerle memnuniyetini bildirmelidir.
4. Ana-babanın üzüntülerine üzülmeli, dertleri ile hemdert olmalıdır. Bir şeye üzülmüşlerse, (Geçmiş olsun) diyerek ilgilendiğini, üzüldüğünü bildirmeye çalışmalıdır.
5. Ana-babanın çok söylemelerinden incinmemelidir. İncinse bile, kesinlikle incindiğini hissettirmemelidir.
6. Ana-babaya sitem etmemeli ve cefalarına kızmamalıdır. Sözlerini hiç duymamış gibi hareket etmelidir.
Hak teâlâ hazretleri Mûsâ aleyhisselâma buyurdu ki: (Yâ Mûsâ! Bir kimse, ana-babasına karşı gelirse, onun dilini kes ve herhangi bir azâsıyla ana-babasını gücendirirse, o azâsını kes!)
Ana-babasını râzı eden kimse için, Cennette iki kapı açılır. Ana-babası râzı olmayan kimse için de Cehennemde iki kapı açılır. Bir kimsenin ana-babası zâlim dahî olsalar, onlara karşı gelmek, onlarla sert konuşmak câiz değildir.
7. Ana-babadan razı olmalıdır.