Ukrayna görüşmeleri tıkandı

Ukrayna için ardı ardına toplantılar yapılıyor. Ama hiçbir sonuç elde edilemiyor. Görüşmeler tıkanıp kaldı. Görüşmelerde taraflar tek bir adım ileri ya da geri gitmek istemiyor. Ortada pek yeni teklif de yok. Rusya, askeri yöntemler dahil her türlü opsiyonun masada olduğunu söylüyor. Kendilerine yazılı bazı garantiler verilmesi gerektiğinde ısrar ediyor. NATO tarafının açıklamaları ise endişeli ve sert. Tıkanmalar aşılamadığı için diplomatik müzakerelere devam edip etmemeye dair son kararın Putin'e ait olduğunu söyleyip bekleyişe geçme eğilimi ağırlık kazandı gibi. NATO ve Amerika'nın birincil önceliği, Rus askerlerinin Ukrayna sınırından geri çekilmesi. Rusya'nın önceliği ise Ukrayna'nın bir oldubittiyle NATO'ya dahil edilmesini engellemek. Bu çerçevede bir garanti almadan geri çekilecek gibi görünmüyor. Buna karşılık NATO böyle bir garanti verilemeyeceğinin sürekli altını çiziyor. Hiçbir ülkenin müttefiklerini seçme özgürlüğünün kısıtlanamayacağı söyleniyor. Tabii bu da Rusları daha da tedirgin ediyor. Öyle ya da böyle vakti geldiğinde ve fırsatı doğduğunda NATO'nun Ukrayna'yı üyeliğe dahil edeceği düşünülüyor. Bugün eli daha güçlüyken Rusya'nın bu kadar bastırmasının temel sebebi de bu. Amerika'nın ve dolayısıyla da NATO'nun bugünlerdeki zayıflığından faydalanmak istiyor. Amerikalılar ise konuyu başka alanlara taşımaya çalışıyor. Mesela, Doğu Avrupa'da kısa ve orta menzilli füzeler meselesini gündeme getiriyor. Ekonomik yaptırım silahının da pek işe yaramadığının farkına vardıklarından bu kez daha somut zeminlerde müzakere etmek istiyor. Fakat bu somut zeminlerin ne olduğu da pek belli değil. Rusya kolay ikna olmayacaktır. NATO'nun tehditlerini ciddiye almıyor. Aslında en tehlikeli kısmı da burası. NATO'nun kredibilitesi zayıfladıkça Rusya daha da cesaretlenecektir. Bu nedenle bazı uzmanlar, hızla Ukrayna'nın silahlandırılmasını