Çin nasıl bir cevap verebilir

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'nin gerilim filmlerini andıran Tayvan ziyareti bitti. Ama kriz bitmedi. Aksine yeni başlıyor. Çin bu ziyareti ulusal egemenliğine bir saldırı olarak görüyor. ABD, Çin ile arasındaki anlaşmaları açıkça ihlal etti. Çin de doğal olarak çok sert açıklamalar yapıyor. Ancak buna rağmen Pelosi'nin ziyaretini engelleyemedi. ABD ile Çin arasında yetmişli yıllarda yapılan anlaşmalara göre ABD "tek Çin" olarak "Çin Halk Cumhuriyeti"ni tanıma kararı almıştı. "Tayvan" olarak isimlendirilen "Çin Cumhuriyeti" ile de ancak kültürel ve ticari ilişkiler geliştirecek fakat resmi ilişki kurmayacaktı. Pelosi'nin bu ziyareti ise tam anlamıyla bir resmi ilişkidir. Ve Çin'in bunu içişlerine müdahale olarak gördüğünden üst perdeden tehditler savurması gayet anlaşılabilir bir durum. Fakat Amerikalıların buna pek aldırış ettiğini söyleyemem. Biden topu Pelosi'nin kucağına attı ve Çin'e karşı iyi polis-kötü polis formülünü devreye soktu. Pelosi'nin ziyaretini engelleyecek bir açıklama yapmadı. Tüm olup biten bana "özenle hazırlanmış bir plan" olduğu izlenimi veriyor. ABD, Çin'in öyle bir düğmesine öyle rutin bir alışkanlıkla bastı ki, "Çin tek ayak üstünde yakalandı" diyebiliriz. Halbuki ABD uzun süredir Çin'i zorlayacağını açıkça söylüyordu fakat Çin bir hazırlık bile yapabilmiş gibi görünmüyor. Diyebilirsiniz ki, "Çin'in yapacağı çok da fazla bir şey yoktu". Haklısınız. Zaten o nedenle ABD'nin çok başarılı