Romantik tepki!

YAPILAN bir araştırmaya göre, trafikte çapkınlık yapanlar sıralamasında Türkiye dünya sıralamasında ilk beşte. Buna göre Türk sürücüler trafik sıkıştığında telefonla flörte başlıyor. Sürüş esnasında mesajlaşmaya son hız devam edilirken, sosyal medyayı kullanmakta da sakınca yok. "Dünya çapında" kötü sürücü olmaktan kurtulanların kazalara verdiği sebepler araştırmaya dahil edilmemiş. Demek ki Türkiye'de her yıl artan kazaların kötü sürücülerle ilgisi yokmuş da her şey romantik sürücü hatasıymış. Zaman geçtikçe benliğini kaybeden sürücü sayısındaki patlamalar, trafikteki şiddet araştırma yapanların ilgisini çekmemiş. Bundan 4 yıl kadar önce protez kol kullanan engelli bir vatandaşı öldüresiye döven 3 kişilik vahşet çetesini hatırlıyorum. Hepsi de olaydan sonra sokaklarda fink attı ve hiçbiri hapis yatmadı! Otomobiliyle görme engelli vatandaşa çarptıktan sonra "kör müsün" diye bağıran, ardından da otomobilinin aynası kırıldığı için görme engelli insanın yüzüne biber gazı sıkanları da unutmadık. Üstelik yerine yenileri geldi. Bundan 2 yıl önce 4 kişilik çakal sürüsü trafikte bir genci ortalarına alıp acımasızca tekmelediler. 4 kişi bir olup dövdükleri gençten dökülen kanla yüzlerini yıkayacak kadar kana susamışlardı. Ellerinde olsa o canı alacaklardı. Buna yeni moda erkeklik deniyor. İnsanları öldüresiye dövmenin bu vahşilere nasıl bir haz verdiğini yüzlerindeki ifadelerden anlıyorsunuz. Onlar mahkemede verecekleri ifadeyi de biliyor ve dayak yiyen gençten daha önce evlerine dönebiliyor. Herhalde yasalarımız da zalimlere karşı "romantik tepki" vermekle mükellef! Hafızamı tazeliyorum da bir anne trafik kazasında ölen oğlunun böbrek, karaciğer ve pankreasını bağışlamıştı. Organ nakli koordinatörü sormuştu, "kalbini de bağışlayacak mısınız" "Hayır" demişti anne, "oğlumun sevdiği kız 'o kalp bana ait' diye kalbin bağışlanmasını istemiyor." Hayat böyledir! İnsanlar bazen öldükten sonra bazen de yaşarken kalbini bağışlar ama haksızlığı bağışlamaz! Yapılan romantik araştırmaya inat, bugün "kötülük