Haybeden insan!

CEPLERİNİ parayla dolduran adamların peşinde koşan kadınlarla, kafalarını fikirle dolduran insanların yanında duran kadınlar arasındaki fark, şeytanla melek kadar nettir! Bazı kadın şarkıcılara iyi bakın. Yelkenleri bile paraya ve şehvetli rüzgarlara açılanlara! "Her gece uçmayı" sanat sayarken de kış vakti bikini giyerken de onların pazarlama tekniklerinden haberleri vardır. Ama şehvetle yoğrulan böyle çamurların, hamuru sanat olanların içinde nasıl yaralar açtığını düşünen yoktur. Şimdiki zamanın kolay şöhretleri merdivenleri adım atmadan çıkar da onlar kirli fotoğrafların içinden bile alkışlarla çıkar. Nice yetenekli kadın kendini geliştirmek adına verdiği emeğin ve onurlu duruşunun karşılığını alamaz çünkü sistem ucuz olanı besler. "Ahlaksızlığı dölleyenlerin saflarında duranlar utanmalıdır" desek ne yazar! Şöhretli etikete sahip olanların müzik jürisi olduğu bir ülke şöhret çöplüğünden başka bir şey değilse de "geri dönüşümü" vardır! Her şeyi bir anlığına unutturur şöhret. O şöhreti hayatın en renkli projesi sayanlar, kendilerini bekleyen trajediyi hesaba katmazlar. Şöhretin baş döndürücü etkisi gerçeklerin sayfalarını boş bırakır. Geride şımarık bir züppe, geride başı dumanlı bir sarhoş bırakır. Ben sahte dostları en çok şöhrete ve paraya meraklı olanların içinde gördüm. Piyasaya dalmakla dost kalmak arasındaki tercihlerini paradan yana kullandılar. Sonradan öğrendim ki bazılarının kitabında asalak doğulur. O yüzden bu devirde kimseye sırtınızı dönmeyecekseniz. Kara töredir bu; çıkarların söz konusu olduğu hallerde vefa ve dürüstlük bir kaşık suda boğulur. Ben bu alemde ne ucuz "Simge"ler, ne sahte "imge"ler gördüm. Ve gördüm ki paranın olduğu yerde haysiyet sadece ütopya! Ama verdiklerini geri isteyen bir hayat vardır da o hayatın eğlence faslında "gününü göstermek" diye bir gerçek de mevcuttur. Durduğu yerde bile kazanan sadece zamandır "kaybeden" insan. Şöhretle bir halt olduğunu zanneden de aslında "haybeden" insan! Unutulmasın ki dev aynalarının da sahte bir yanı vardır!