Değişim!

Fenerbahçe'de kombinelerin tükenmesiyle umutların çoğalması arasındaki yakınlık, farklı bir sezonun ve beklentilerin anonsudur. Tuttuğunu transfer etme metodundan uzaklaşmakla, hesaplı davranmak arasında atılan doğru adımlar var. Rakiplerin de akıllı transferler yaptığı bir dönemde, takımdaki eksiklerin ve erken açılan sezonun zaaflarını Türkiye'nin en pahalı teknik direktörü kapatacaktır eminim. Mesut Özil ile Fenerbahçe aynı denizde iki dargın kıyı. Mesut Özil'in bir yanı çocukluk aşkına kavuşmaktan bahsediyor öbür yanı yanlışlarını ihbar ediyor. Fenerbahçe'yi takip etmekten vazgeçmek gözden çıkarılmayı göze almaksa, Mesut Özil'in "itibarsızlaştırmak" konulu yakınmaları tek camı çatlak gözlükle ufka bakmak sayılmalı. Ama Mesut Özil'in ikinci bir şansı hak ettiği gerçeği de parantez içinde kalmalı. Sadece yetenekten güç toplamanın yetersiz olduğunun farkına varıp, yanlışlarını doğrulamak kaydıyla! Trabzonspor'un transferdeki çizimleri aynı hedefin mimarisini işaret ediyor. Hepsi yerinde transferler, gelenler gidenlerin üzerinde. Üstelik geçen sezon alınan gençlerin takıma katacakları da caba. Geçen sezonun aksine şampiyonluk baskısından kurtulmanın rahatlığı olacaktır ki bu da pozitif bir transfer sayılmalı. Ama rakiplerin geçen yılın üzerinde bir takım kalitesine sahip olacakları şüphesizken, oluşturulacak "blok taşlar" da unutulmamalı. Galatasaray'ın Okan Buruk'la anlaşması emeğin ve zarif adam duruşunun ödülünü almasıdır. Okan Buruk bugünlere gelmek için çok şeyler verdi. İçi boşalmış bir takımda önce hasarı onarmaya sonra da vereceklerinin karşılığını almaya geldi. Yönetimin gösterdiği tavır, Okan Buruk'un yalnız kalmayacağının garantisi. Konyasporlu Abdülkerim Bardakçı yerinde bir transfer ve savunmadaki savrukluğu yok edecektir. Yunus Akgün ve Emre Akbaba'ya da anlamlı bir "geri dönüşüm" olarak bakmak gerekiyor. Hiç şüphesiz bu sezon ligin en enerjik takımlarından birini izleyeceğiz.