Arkası yarın!

Dinamo Kiev karşısında izlediğimiz Fenerbahçe'nin iyi takım olma yolunda olduğunu söyleyebiliriz. Eksikleri gidermenin zaman gerektirdiğini de parantez için alarak. Yeni transferlerin yargısı için henüz erken ama İstanbul'daki maçta başka bir Fenerbahçe göreceğimizin garantisi var. Pozitif potansiyele mahsuben! Takımın manevi iskeleti sağlam. Hızlı adam çokluğu rakibin arkasına sarkacak golcüyü de yaratacaktır, ofansif zenginliğin rakip kale önünde yarattığı aksiyonlardaki son vuruş ustasını da. Dinamo Kiev karşısındaki golsüzlük asla gol sorununu öne çıkarmadı ama orta alanda Crespo'nun mutlak ihtiyaç olduğu görüldü. Takımdaki en yararlı oyuncular listesine Osayi Samuel ve Ferdi Kadıoğlu'nu koyarım. Emre Mor'un bu takıma girmesinin takıma çok şeyler katacağının da altını çizerim, bu takımın kaleci Altay'ı ciddiyete sürükleyecek rekabetçi bir kaleciye daha ihtiyacı olduğunun da. Sonuç olarak Fenerbahçe bu turu geçer, hatta bir sonraki turu da! Ligde diğer takımların da güçlendiğini görüyoruz. Galatasaray ilginç transferler yapıyor. Büyük takımlar kötü sezonların ardından mutlaka bir patlama yaşar. Okan Buruk'un bu takıma vereceklerini de hesaba kattığım zaman ilginç bir Galatasaray gerçeği sahaya yansıyacaktır diye düşünüyorum. Geçen sezonun kiralık küheylanları da yabancı transferlerin üstünde sayılmalı. Özellikle Yunus Akgün'den bahsediyorum. Beşiktaş'ın özel yabancıları kadar gençlik devrimi de ilgi çekici. Futbol bazen hayat oyunu olarak da kabul edilir ve takımlara hayat veren gençlik özne olduğu zaman umutlar da büyük olur. Starlar sadece aranmaz bazen de yaratılır. Maden ocaklarının sırrı madeni bulmak kadar onları değerlendirmekte yatıyorsa, teknik adamlar "ustalık ve gençlik" arasındaki armoniyi yarattıkları zaman, ortaya seyrine doyum olmayan bir takım çıkabilir. Trabzonspor'un inşası iki sezon önce başlamıştı ve yine lige hazır biçimde başlayacaklar. İsabetli transferlerin