Tükettikçe tükeniyoruz!

Bitkilerin nesli, beklenenden 500 kat daha hızlı tükeniyor. "Uzun ömürlü" diye bildiğimiz ağaçlar bile, bu yok oluşa dayanamaz durumda. Yarın Dünya Biyoçeşitlilik Günü. Biyoçeşitlilik, hepimiz için hayati bir kavram. Çünkü parçası olduğumuz ekosistemdeki tüm türler, birbiriyle sıkı sıkıya bağlı. Bir tür yok olduğunda, ona bağlı diğer türler de hızlı bir yok oluşa sürükleniyor. Mesela bitkiler. Solduğumuz oksijeni, tükettiğimiz gıdaların yüzde 80'ini bitkilere borçluyuz. Ama bilinçsizce üzerlerine beton döküp, zehirle topraktan koparmaya çalışıyoruz.Belki farkında değiliz; tükettikçe tükendiğimizin! Fakat artık çanlar bizim için de çalıyor. Zira bilim insanlarına göre; biyoçeşitlilik kaybı nedeniyle 6'ncı yok oluşun eşiğindeyiz. Son 250 yılda kaybettiğimiz bitki türü sayısı 571. Bitkilerin nesli, beklenenden 500 kat daha hızlı tükeniyor. "Uzun ömürlü" diye bildiğimiz ağaçlar bile, bu yok oluşa dayanamaz durumda. "Dünya Ağaçlarının Durumu" raporuna göre, 142 ağaç türü çoktan yok oldu. Mevcut ağaç toplamının yüzde 30'una denk gelen 17 bin 500 ağaç türü ise yok oluş riskiyle karşı karşıya. Çünkü endüstriyel hammadde ihtiyacı, tarım alanı baskısı ve küresel ısınma, ağaç varlığını günbegün eritiyor. İklim krizi kaynaklı günlerce söndürülemeyen yangınlar, ağaçlar için en büyük tehdidi oluşturuyor. Ve maalesef bu tehdidi en yakından hisseden bir coğrafyadayız. 2021 yazında yaşadığımız büyük yangınların acısı hâlâ taze. Antalya ve Muğla'daki yangınlarda, on binlerce hektar kızılçam ormanını yitirdik. Günlerce süren yangın, bölgedeki orman ekosisteminde derin bir yara açtı. O kızılçamlar ki, her biri atmosferden 80 kilo karbondioksiti alıp, 58 kilo oksijen üretiyordu. Şimdi yerlerinde, yeller esiyor!Ama neyse ki, doğanın kendini yenileme gücü böylesi felaketlerden sonra imdadımıza yetişiyor. Şimdi o bölgede yanan ağaçların çocukları yeşermeye başlamış. Alanda geçen hafta incelemeler yapan Prof. Dr. Ali Kavgacı, bölgedeki orman varlığı açısından oldukça umut verici gözlemler paylaştı. Kızılçamın yangın sonrası tohumdan çimlenme kabiliyeti sayesinde alanda kitlesel bir gençleşmeye tanıklık eden Prof. Dr. Kavgacı, yanan ağaçların tepelerindeki kozalaklardan saçılarak toprağa düşen tohumların çimlenmesi sayesinde, boyları 15-20 santime varan kızılçam gençliklerinin oluştuğunu aktardı.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6950710;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6950710;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlargurkan-akgunestukettikce-tukeniyoruz-6950710'