Seçimin miladı 2

Atina'daki "oylamayla yöneticileri seçmek" sistemi hemen hemen aynı zaman diliminde Roma Cumhuriyeti'nde de uygulanıyordu.AncakAralarında önemli farklar vardı.ÖrneğinAtina'da Meclis 6 bin kişilikti.Roma'da ise daha az sayıda üyeden oluşan 3 Meclis vardı.1- CenturIate Meclisi:Bu Meclis Konsüller, Praetorlar ve Censorlar dahil olmak üzere Roma'daki en yüksek mevkilerdeki yöneticileri seçerdi.Ayrıca"Savaş kararı almak" yetki ve sorumluluğuna sahipti.Centuriate Meclisi'nde oylama "en zengin" sınıfla başlardı.193 üyeli Meclis'in çoğunluğuna ulaşılır ulaşılmaz oy sayımı durdurulurdu.Böylece bir yasa tasarısının geçmesi veya bir konsül seçiminde blok oy kullanabilen zenginler ağırlıklı durumdaydı.Alt sınıfları bir kenara itebilirlerdi.Latincede bu -öncelikli oy verme imtiyazına- "praerogativa (başkalarından önce görüşünün istenmesi)" denirdi. Bu sözcük İngilizce "ayrıcalık (prerogative)" kelimesinin kökenidir."Kabile Meclisi" ve "Plebler Konseyi" ise Roma Cumhuriyeti'nin diğer iki Meclisiydi.Oylama sırası kurayla belirleniyordu.Atina'da olduğu gibi Roma Cumhuriyeti'nde de kabileler kan ve etnik kökene değil coğrafi bölgeye dayalıydı.Kabile Meclisi bir anlamda her eyaletin eşit temsile sahip olduğu Amerika Birleşik Devletleri Senato'su gibiydi.Floransa'daki Uffizi Galerisi'nde sergilenen Cicero büstü. Cicero, Roma Cumhuriyeti'nin değerlerini güçlü bir şekilde savunmasıyla ve Iulius Caesar'ın ve ardından Marcus Antonius'nin somutlaştırdığına inandığı tiranlığı reddetmesiyle hatırlanıyor.GİZLİ OYLAMALAR, KAMPANYALARMeclislerde oylama Atina modelindeki gibi Meclis'in her üyesinin elini kaldırıp halka açık irade beyanıyla başlamıştı.Ancak zamanla zengin kesimlerin Romalı Meclis üyelerine belirli bir şekilde oy kullanmaları için baskı yaptıkları anlaşıldı. Oylamanın gizli yapılması gerektiği görüşü uygulamaya konuldu.MÖ 139'da yapılmaya başlanan gizli oylama şöyleydi.Meclis üyelerine etrafı mumla kaplanmış ahşap tabletler veriliyordu.Meclis üyesi bu mum tabaka üzerine iradesini yazardı. Ve diğerlerinin görmeyeceği bir düzenekte torbaya atardı.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6952462;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6952462;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlarguneri-civaoglusecimin-miladi-2-6952462' });Aristokrasi bu yeni "gizli oylamadan" memnun kalmamıştı.ÇünküKontrolü kaybetmişti."Cicero dosyasını bir centilmen gibi fırlatıyor." Roma'dan Londra'ya Catilina komplosu tarih boyunca siyasi mücadelelere ilham verdi. 1850'lerde yayımlanan karikatürde, İngiliz Avam Kamarası'nda Cicero kılığındaki bir milletvekili, Catilina kılığındaki bir başka milletvekilini sıkıştırıyor. John Leech'in yaptığı karikatür, "Roma'nın Komik Tarihi" kitabında yer alıyordu (1851).SEÇİM RÜŞVETİDönemin Roma hukukundaki "Ambitus" suçu için de birkaç satır.Kabaca "seçilmek için rüşvet verme suçu" diye tanımlanabilir."Seçim yolsuzluğupolitik yolsuzluk suçları" diye de çevrilebilir.Adaylar seçilmek için şarap ve zeytin, sonraları da para vererek rüşvete başvuruyorlardı.Zamanla -rakibi ortadan kaldırmaya kadar giden- karanlık ve kanlı eylemlerle devreye sokuldu.Bireysel ve toplumsal ahlak Cumhuriyet'in temelleri olmasına karşın sonlarına doğru yozlaşmıştı.Cesare Maccari'nin (MS 1840-1919) Roma senatörü Cicero'yu (MÖ 106-43) Roma senatosunda komplocu Catilina'yı suçlarken betimlediği bir fresk. Cesare Maccari'nin Catilina'yı suçlayan Cicero tablosundaki depresif ve endişeli Catilina'nın tasviri.VALİLERİN SERVETİBugün olduğu gibi o gün de adaylar seçilmek için kampanyalar yaparlardı.Bu kampanyalar epeyce pahalıya mal olurdu.Ayrıca kent meydanlarında yüz yüze bugünün mitinglerine benzer toplantılar da düzenlenirdi.Roma'da ülkeyi yönetmek üzere bir değil iki konsül seçilirdi.Birinin doğruluktan sapması halinde onu ikincisinin denetlemesi düşünülmüştü. Çağımızdaki ileri demokrasilerin "denge ve denetim" ilkesi gibi. Sınırsız yetkiye de önlemler alınmıştı.Konsüller 1'er yıl için seçiliyordu..Ancak sistemin topallamadığı söylenemez.Bir kere konsül olan kişi ertesi yıl bir eyalete vali olarak atanırdı.Romalılar eyalete vali olan eski konsüllerle şöyle dalga geçerlerdi."Üç