Atatürk'ün tuttuğu takım (II)

Dünkü yazım "Atatürk hangi takımı tutardı" sorusunun cevabına odaklıydı.Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş kulüplerinin "Atatürk bizim taraftarımızdı" görüşünü savunurlar.Atatürk'ün kütüphanecisi merhum Nuri Ulusu'nun hatıralarını derleyen oğlu Mustafa Kemal Ulusu'nun kitabına göre ise Atatürk "Takım tutmuyorum. Hepsini seviyorum. Milli Takım'ı tutuyorum" demişti.Yazıyı "Atatürk'ümüzü paylaşamıyor olmamız doğal" diye noktalamıştım.Hürriyet gazetesinin yıllarca simgesi olmuş, BJK Yönetim Kurulu Üyeliği yapmış sevgili Fikret Ercan aracılığıyla, BJK yöneticisi Umut Şenol dostumuz bir açıklama gönderdi.Tarihi değeri nedeniyle Dr. Necati Karakaya'nın kitabından satırları yansıtıyorumBöylece sevgili Zübeyde Annemizi ve efsane kulüp başkanlarımızı da anmış olacağız.Mustafa Kemal, 16 Mayıs 1919 günü Şişli'deki evinde erken uyandı. Samsun'a yola çıkacak olan Mustafa Kemal öğle yemeğinden sonra, yanına validesi Zübeyde Hanımefendi ile yaveri Cevat Abbas beyi aldı. Akaretler caddesindeki evine geldi. Bitişiğindeki Beşiktaş Kulübü'nün hocaları, sporcuları ve Zabit arkadaşları Mustafa Kemal Paşa'yı uğurlamak üzere kapısının önüne yığıldılar. Paşa, "Validem Hanımefendi'yi sizlere bir kez daha emanet ediyorum. Gözüm arkada kalmasın" dedi. Mustafa Kemal Paşa son kez, annesinin elini sokak kapısında öpüp ona sarılırken, Beşiktaşlılar haykırıyordu; "Kalbimiz seninle Paşam. Bizi unutmayınız" Mustafa Kemal Paşa otosundan: "Mutlaka... Mutlaka" diyerek el sallıyordu.KULÜBE EMANETMustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a çıkışından günler sonraydı... Zübeyde Hanımefendi'nin Beşiktaş Akaretler Caddesi'ndeki evinin kapısını iki genç hanımefendi çaldı. Kapıyı Zübeyde Hanım açtı. Onları görünce sevinçle içeri buyur etti. Bu iki genç hanıma kendi eliyle pişirdiği kahveleri ikram ederken ilk sözü, misafirlerinden daha yaşlı olanı aldı: "Ziyaretinize hem sizin ellerinizi öpmek hem de bir ihtiyacınız olup olmadığını sormak için geldik" dedi. Zübeyde Hanım teşekkürle şu cevabı verdi: "Paşa Hazretleri Anadolu'ya gittikten sonra sağ olsunlar komşumuz Beşiktaşlılar her gün kapımı çalarak 'Valide Hanım bir arzunuz, bizlere bir emriniz var mı' diye sordular. Bana Paşa Hazretleri'ni hatırlatıyorlar. Onları çok seviyorum. İyi ki Selanik'ten doğruca buraya gelmişim. Paşa Hazretleri her zaman olduğu gibi bu defa da cepheye giderken beni kulübüne emanet etti." Zübeyde Hanımefendi'nin iki misafirinden büyük olanı Muallime Şekibe Hanım'dı. Eşi Kurmay Albay Galatalı Şevket Bey tutukluydu. Zübeyde Hanım'ın ikinci misafiri Şekibe Hanım'ın kız kardeşi Muallime Adile Hanım'dı. Adile Hanım'ın eşi de Zübeyde Hanım'ın çok sevdiği Yüzbaşı Necati Bey idi. O sırada Necati Bey, Milli Mücadele için Anadolu'ya kaçmıştı. Zübeyde Hanım'ın gözlerinin önüne Selanik'ten kaçışı geldi. Necati Yüzbaşı, Zübeyde Hanım'ı lokomotifin kömürleri arasına saklayarak kışta kıyamette getirmişti.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6870173;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6870173;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlarguneri-civaogluataturkun-tuttugu-takim-ii-6870173' });YÜZBAŞI NECATİ FENERBAHÇELİYDİYüzbaşı Necati Pankoğlu, 1911 yılında Mülazımsani (Üsteğmen) iken Trablusgrap'ta Binbaşı Mustafa Kemal'in yanında İtalyanlara karşı savaşmıştı.Fenerbahçeli olan Yüzbaşı Necati Pankoğlu, Komutanı Mustafa Kemal'in 1904-1905 yıllarında Harbiye'de Kurmay Yüzbaşı iken 1903 yılında kurulan Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nü tuttuğunu öğrenmişti. Yüzbaşı, Mustafa Kemal'in "kurucularının subay ve arkadaşları oldukları; eskrim-kılıç, gülle atma, süngü oyunları, güreş sporu yaptıkları için Beşiktaş Kulübü'nü tuttuğunu" her gittiği yerde anlatırdıBAŞKANLARIN KARARI1964 yılında her pazartesi günü Türkiye Ligi'nin İstanbul kulüp başkanları İstanbulspor'un Mısır Hanı'ndaki lokalinde toplanıyordu.