Çin'den Transatlantik topluluğa kısasa kısas

Avrupa ve Transatlantik toplulukta hayat yaz tatilinden dolayı biraz yavaşlasa bile, dış politikada henüz rehavete girilmedi. Tatil kelimesi telaffuz edilmişken, Mazhar-Fuat-Özkan'ın 'Nasıl anlatsam, nereden başlasam' diye başlayan Bodrum Bodrum şarkısı gelmiyor değil akıllara.Aslında her şey 1 Ocak 2023'de başladı. ABD, yanına Hollanda ve Japonya'yı da alarak, çip üretimi için gerek olan makineleri ve mikro ebattaki stratejik üretim gereçlerini Çin'e ihraç etmeme kararıyla start aldı. Üç ülke, kamuoyunun gözlerinden uzak bir şekilde bu nesnelerin Çin'e stratejik sebeplerden dolayı satılması kısıtlayan, izne tabii tutan, çok küçük mikroçiplerin üretimi için gereken teknolojilerin de ihracatını yasaklayan bir anlaşmaya imza attılar.Bu gereçler, sadece çip üretimi için değil aynı zamanda yapay zeka için hayati önem arz ediyorlar. Aslında ilk adımı ABD tek başına atmıştı. Ekim 2022'de Çin'e yarı-iletken devre satışını ulusal güvenlik gerekçesiyle yasaklayan Washington, bu hamlesinin çapını ve etkisini genişleterek, Hollanda ve Japonya'yla daha kapsamlı bir anlaşma imzaladı. Lahey ve Tokyo yönetimi ile ABD arasında imzalanan anlaşmanın ipucunu da Hollanda Başbakanı Mark Rutte açık etmişti.Ender emtiaların önemiABD ile Çin arasında teknolojik gerilimin artması bir sürpriz değil. Zira Avrupa Birliği (AB) ülkelerine de baskı uygulayan ABD, Brüksel'in Çin'e stratejik teknolojiler konusunda kısıtlama getirmesini talep ediyor. Uzun süre direnen AB, kısmen de olsa harekete geçmeye başladı. Brüksel'in harekete geçmesi, ABD'ye destek verme arzusundan çok teknolojik alanda Çin'e karşı teknolojik üstünlüğünü kaybetme korkusundan kaynaklanıyor. Bu çerçevede Çin de, Shakespear'in ünlü oyunu 'kısasa kısas' misali 1 Ağustos tarihinden itibaren ABD ve Avrupa ülkelerine galyum ile germanium ihracatını izne tabi tutma kararı aldı. Ulusal güvenlik ve stratejik çıkarlarını koruma gerekçeleriyle bu karara imza attığını da açıkladı. Galyum ağırlıklı olarak elektronik devrelerde ve özellikle mikrodalga devrelerinde, yüksek hızlı anahtarlama ve kızılötesi devrelerde kullanılıyor. Germanium da metal içeren ve metal içermeyen nesneler arasında iletkenliği sağlayan bir element. Ayrıca elektronik aletlerin düşük güç kullanmaları, ortama az ısı yaymalarını sağlıyor. Germanium kızılötesi ışınlara karşı şeffaflık göstermekte. Bu yüzden optik alanında da gerek kameralarda, gerekse mikroskop merceklerinde önem arz ediyor.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6986804;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6986804;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlarguldener-sonumutcinden-transatlantik-topluluga-kisasa-kisas-6986804' });Nijer tesadüf değilABD, Çin'e yönelik elektronik aygıt üretimini kısıtlayan bir hamlede bulundu. Çin, ABD'nin ender emtia arzını kısıtladı. Bir başka deyişle ender elementler savaşı ile üretim kapasiteleri ekseninde değişik bir bilek güreşine girildi. Ender emtialar arasında lanthane, seryum, praseodim, neodim, prometyum gibi daha bir çok ender element var. Aslında hepsi hayatımızın bir parçası haline geldi ancak pek de haberimiz yok, son halkadaki tüketici olarak. Bu bilek güreşinden kimin kazançlı çıkacağı bilinmiyor. Hatta bu mücadelenin bir kazananı olur mu o da meçhul. Ancak, uranyum rezervleri üzerinde oturan Nijer'de Rusya'nın da en azından zımni desteği ile meydana gelen askeri darbe bir tesadüf değil ve sanki Çin'in nadir emtialar konusunda getirmiş olduğu kısıtlama ile neredeyse aynı ruhu taşıyor. AB'nin maalesef zamanla, bu gerilimden zararlı çıkacağı aşikar. Ancak artık ayaklarını sürerek veya ayakları geri geri giderek