Gün ışığında cinayet ve AYM

Erdoğan "Kavala'yı manevra ile beraat ettirmeye kalktılar" demişti.Osman Kavala'ya "Gezi Davası"ından beraat kararı veren hakimlere HSK soruşturma açmıştı. Mahkeme Başkanı FETÖ'cülükle suçlanmıştı.Ama asıl şimdi manevra ile ceza verdiler.Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Can Atalay ve arkadaşları taammüden hukuk cinayeti ile cezaevindeler Adalet bekleyen, hakları ihlal edilen binlerce insan gibi.Bir cinayet filmi izler gibiyiz. Taammüden işlenen bir hukuk cinayeti. Cinayet gün ışığında, failleri belli Oysa, Gezi kararının açıklanmasına saatler kala;Anayasa Mahkeme Başkanı Zühtü Arslan benim de de davetli olduğum AYM'nin 60. Kuruluş Yıl Dönemi Töreni'nde, "Cumhurbaşkanım" hitabı ile başladığı konuşmasına "kuvvetler ayrılığı ilkesinin, gücün farklı ellerde toplanmaması durumunda hak ve özgürlükleri korumanın imkânsız olacağı fikrine dayandığını" söyleyerek devam ediyordu:"Uzun ve acı tecrübelerden sonra da kuvvetler ayrılığı ilkesinin modern anayasaların olmazsa olmaz unsuru olduğunu, bu nedenle de demokratik anayasalarda yasama, yürütme ve yargı erklerinin denge ve denetlemenin ötesine geçerek birbirlerinin yetki alanına müdahale etmemesini sağlamaya yönelik düzenlemelere yer verdik""Uzun ve acı tecrübeler" Benim ülkem ne yazık ki hala o tecrübelerden ders alamadı.Bugün Türkiye'de "kuvvetler ayrılığı" ilkesi kötürüm halde.Azmettiricilerle birlikte kimi yargı mensupları taammüden hukuk cinayetleri işliyor.Osman Kavala dosyası hukukun katlinin simge örneğidir. Aynı deliller ile birden fazla suçlamalarla değişik davalar açıldı, iki kez tahliye edildi, üç kez tutuklandı, iki kez beraat ettiği darbeye teşebbüsten müebbet aldı.Aynı delillerleZühtü Arslan tam da bu konuda (ne bis in idem) aynı fiilden dolayı birden kez yargılamama ve cezalandırmama ilkesini de Anayasa'nın 36. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının bir unsuru olarak AYM tarafından kabul edildiğine de konuşmasında yer verdi.Zühtü Arslan'ın da bu geniş kapsamlı tören konuşmasında önem verdiğim bir başka ifadesi daha oldu: "Adalet ancak onu uygulayacak kişilerin adil olmasıyla sağlanır". Gelin görün ki Türkiye'de şu anda ne "ne bis in idem" ilkesi var ne de "adaleti sağlayacak adil uygulayıcılar"AYM Osman Kavala başvurusunu oy çokluğu ile ret ettiğinde karşı oy gerekçesinde "ne bis in idem" ilkesini hatırlatan gene Zühtü Arslan olmuştu.Adaleti uygulayacak olan adil kişilere gelinceGezi davasında karar, mahkeme başkanı ve bir üyenin oyuyla alındı. O bir üye katılmasa bu ceza verilmeyecekti.Karara katılan o kişinin AKP'den milletvekili aday adayı olan Murat Bircan olduğunu öğrendik.Bir hâkim adayının bir partiden aday adayı olması mesleğe kabulüne engeldir.Bir hâkim ya da savcının meslekte iken adaylık müracaatı yapabilmesi için görevden çekilmesi gerekir.Diğer devlet memurlarının aday gösterilmez ya da seçilemez ise memurluklarına